RAMAZAN AYI
Ramazan veya Ramazan ayı (Arapça: رمضان), Hicri takvime göre yılın
dokuzuncu ayı. İslamiyet'te Ramazan, oruç tutma ayıdır ve kutsal kabul
edilir.
Ramazan ayının zamanı Hicri Takvim'e göre düzenlenir. Hicri takvim, Halife Ömer'in zamanında düzenlenmiştir.
Hicri Takvim bir ay takvimi olduğu için yıllar, miladi takvimden 11 - 12
gün kısadır. Bunun sonucu olarak Ramazan ayı her sene miladi takvimde
öne kayar. Yaklaşık olarak her 32 senede bir, Ramazan ayı aynı tarihlere
denk gelir.
2007 yılında, Türkiye'de Ramazan ayı, 13 Eylül ve 11 Ekim tarihleri arasında gerçekleşmiştir.[2]
2008 yılında, Türkiye'de Ramazan ayı, 1 Eylül ve 29 Eylül tarihleri arasında,[3]
2009 yılında, Türkiye'de Ramazan ayı, 22 Ağustos ve 20 Eylül tarihleri arasında,
2010 yılında, Türkiye'de Ramazan ayı, 11 Ağustos ve 9 Eylül tarihleri arasındadır.
Ramazan ayının 27. gecesi (lailat al-qadr / ليلة القدر / lailatu ʾl-qadr) Kadir Gecesi'dir.
İlgili Kadir Suresi 97. ayet şöyledir:
'Innā 'Anzalnāhu Fī Laylati Al-Qadri Wa Mā 'Adrāka Mā Laylatu Al-Qadri Laylatu Al-Qadri Khayrun Min 'Alfi Shahrin
Şüphesiz, biz onu (Kur’an’ı) Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin
ne olduğunu sen ne bileceksin! Kadir gecesi bin aydan daha hayırlıdır.
Bakara Suresi'ne göre Kur'an'ın İslam peygamberi Muhammed'e gönderilmesi
Ramazan ayında başlamıştır ve bu ay içinde "oruç" tutmak müslümanlara
emredilmiştir. İlgili ayet şöyledir:
"O Ramazan ayı ki, insanları irşad için, hak ile batılı ayırt eden,
hidayet ve deliller halinde bulunan Kur'an onda indirildi. Onun için
sizden her kim bu aya erişirse oruç tutsun. Kim de hasta veya yolculukta
ise tutamadığı günler sayısınca diğer günlerde kaza etsin. Allah size
kolaylık diliyor, zorluk dilemiyor. Bir de o sayıyı tamamlamanızı ve
size gösterdiği doğru yol üzere kendisini yüceltmenizi istiyor. Umulur
ki, şükredesiniz!" (Bakara suresi 185. ayet)[4]
Bu ay boyunca gündoğumundan önceki alacakaranlık (al-fadschr al-thani /
الفجر الثاني , الفجر الآخر / al-faǧr al-ṯānī) ile günbatımından
sonraki alacakaranlık arasında yemek-içmek ve cinsel ilişkide bulunmak
Müslümanlara yasak kılınmıştır. Mükellef olan Müslümanların Ramazan
orucunu tutması farzdır[5].
Oruç tutamayacak kimseler İslam'a göre hasta ve yolcu olanlar, Ramazan
ayında tutamadıkları oruçları daha sonradan kaza edebilirler.Sürekli
oruç tutamayacak kadar hasta olanlar ile hamileler ve çocuklar oruçtan
muaflardır. Adet dönemindeki kadınlar bu günleri sonradan kaza
edebilirler. Yaygın uygulama, bu kaza oruçlarının Ramazan'dan sonraki ay
olan Şevval'de tutulması şeklindedir.
Ayın bitiminde, Türkçede Ramazan Bayramı ya da Şeker Bayramı olarak
adlandırılan, bazı diğer Müslüman ülkelerde Fitr Bayramı ( 'id al-fitr /
عيد الفطر / ʿīdu ʾl-fiṭr) olarak anılan bayram tüm Müslümanlarca
kutlanır.
Nüfus çoğunluğu Müslüman olan ülkelerde Ramazan kutlamalarında çeşitli
kültürel aktiviteler de yapılır ve bu ülkelerde belirli bir Ramazan
kültürü oluşmuştur. Örneğin Türkiye'de geleneksel olarak Ramazan
çadırları kurulur ve büyük camiler mahyalarla süslenir. Işıklarla etrafı
süslemek birçok farklı ülkede Ramazan ayı kutlamaları içinde yer alan
bir eylemdir.