İslami Bilgiler Paylaşım Sitesi
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

İslami Bilgiler Paylaşım Sitesi

http://islami.webyardim.org
 
AnasayfaKapıLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Fıkhın Gelişmesi

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
usok22
kurucu
usok22


Mesaj Sayısı : 8175
Kayıt tarihi : 22/05/10
Yaş : 36
Nerden : Bursa

Fıkhın Gelişmesi Empty
MesajKonu: Fıkhın Gelişmesi   Fıkhın Gelişmesi Icon_minitimeCuma Ara. 10, 2010 1:27 pm

Fıkhın Gelişmesi

Fıkıh; İslâmî bilgilerin en kıymetli olanlarından ve toplum üzerinde de etkisi en büyük olanlarındandırFıkhın Gelişmesi Nokkta İslâm kültürüne ait bölümlerin en önemlisidirFıkhın Gelişmesi Nokkta Zira İslâm kültürü, Kitap Sünnet ve bu ikisinin anlaşılması için ortaya konan ve bunların uzantısı olan bilgilerden meydana gelmektedirFıkhın Gelişmesi Nokkta İslâm kültürü, Arapça lisanı ile ilgili ilim dallarını, Hadis ilimlerini ve tefsirle ilgili ilimleri kuşatmasına rağmen, onun en belirgin yönü, hayata bakış açısı ile bağlantılı fikirler ve hayatın sorunlarını çözen çözümlerdirFıkhın Gelişmesi Nokkta Bir başka ifade ile o hem akide hem de Şer’î hükümlerde kendini gösterirFıkhın Gelişmesi Nokkta Çünkü İslâm kültürü, hayatta karşılaşılan sorunları çözmeye yönelik olarak alınan pratik kültürdürFıkhın Gelişmesi Nokkta İçerisinde akideye ait konulardan daha ziyade sorunlara ait çözümleri yani daha çok hükümleri bulundurmaktadırFıkhın Gelişmesi Nokkta Fıkıh, ancak bu hükümleri bilmekle olurFıkhın Gelişmesi Nokkta
İslâmî kültürün ve Şer’î hükümlerin öğrenilmesi Resulullah SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'in resul olarak gönderilmesinden itibaren başlarFıkhın Gelişmesi Nokkta Resulullah SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem tek başına Şer'î hükümlerin kaynağı idiFıkhın Gelişmesi Nokkta Çünkü insanlara Allah Subhenehû ve Teala’nın dinini öğretmesi için gönderilmiştiFıkhın Gelişmesi Nokkta Allahu Teâla şöyle buyurmaktadır:
يَاأَيُّهَا الرَّسُولُ بَلِّغْ مَا أُنزِلَ إِلَيْكَ مِنْ رَبِّكَ وَإِنْ لَمْ تَفْعَلْ فَمَا بَلَّغْتَ رِسَالَتَهُ "Ey Resul Rabbinden sana indirileni tebliğ etFıkhın Gelişmesi Nokkta Eğer yapmazsan onun elçiliğini yapmamış olursunFıkhın Gelişmesi Nokkta"[1]
وَأَنزَلْنَا إِلَيْكَ الذِّكْرَ لِتُبَيِّنَ لِلنَّاسِ مَا نُزِّلَ إِلَيْهِمْ "Sana da insanlara indirileni açıklayasın diye bu zikri indirdikFıkhın Gelişmesi Nokkta"[2]
Resulün dışında Müslümanlardan herhangi biri, yalnız başına herhangi bir konuda veya herhangi bir hüküm hakkında görüş belirtemezFıkhın Gelişmesi Nokkta Çünkü Resul onların aralarındadır ve herhangi bir mesele ile ilgili olarak ona müracaat etmeleri kolaydırFıkhın Gelişmesi Nokkta Resul varken ne tür bir olay olursa olsun, herhangi birinin kendinden bir görüş belirtmesine asla yol yokturFıkhın Gelişmesi Nokkta Bu nedenle onlar, bir olayla karşılaştıklarında ve bir ihtilaf vuku bulduğunda ve onlardan birinin aklına bir şey takıldığında hemen Resule soruyorlar ve Resul bazen bir ayet ile bazen de Hadis ile görüşünü onlara bildiriyor, aralarındaki ihtilafı gideriyor ve onların sorularını cevaplandırıyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta
Ancak Resulullah SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem zamanında bazı Sahabelerin ictihad ettiklerine ve bazı anlaşmazlıklara ictihadları ile hükmettiklerine veya bazı vakıalarla ilgili olarak hüküm istinbat ettiklerine dair gelen haberlere gelince:
Bu ictihadların hiçbiri Şer’î hükümlere kaynak teşkil etmemekteydiFıkhın Gelişmesi Nokkta Bunlar ancak, Şeriatı anlamak için yapılan hareketlerden, Resulullah SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'den gelen bir emirin yerine getirilmesi ve Şeriatın tatbikinden ibarettirFıkhın Gelişmesi Nokkta O müçtehitlerin de anladıkları gibi bunlar Kitap ve Sünnete dayanmaktadırFıkhın Gelişmesi Nokkta Buna bu ictihadların içerisinde meydana geldiği durum delâlet etmektedirFıkhın Gelişmesi Nokkta ZiraFıkhın Gelişmesi Nokkta Resulullah SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'in Ali bFıkhın Gelişmesi Nokkta Ebi Talib'i Yemen'e kadı olarak gönderirken ona şöyle dediği rivayet edilir:
إِنَّ اللَّهَ سَيَهْدِي قَلْبَكَ وَيُثَبِّتُ لِسَانَكَ فَإِذَا جَلَسَ بَيْنَ يَدَيْكَ الْخَصْمَانِ فَلا تَقْضِيَنَّ حَتَّى تَسْمَعَ مِنَ الآخَرِ كَمَا سَمِعْتَ مِنَ الأوَّلِ فَإِنَّهُ أَحْرَى أَنْ يَتَبَيَّنَ لَكَ الْقَضَاءُ "Allah, kalbine hidayet verecek ve lisanını sabitleştirecektirFıkhın Gelişmesi Nokkta Davalı ve davacı iki hasım senin önünde oturduğu zaman birinci konuşanı dinlediğin gibi diğerini de dinlemedikçe aralarında hüküm vermeFıkhın Gelişmesi Nokkta Böyle davranman, durumun aydınlanması açısından senin için daha iyidirFıkhın Gelişmesi Nokkta"[3]
Yine Resulullah SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'in Muaz bFıkhın Gelişmesi Nokkta Cebel'i Yemen'e gönderirken ona şöyle dediği rivayet olunur:
كيف تقضي إذا عرض لك قضاء ولم تجد في كتاب الله ولا في سنة رسوله ما تقضي به؟ فقال معاذ اجتهاد رأيي فقال الرسول الحمد لله الذي وفق رسول رسول الله لما يرضي الله ورسوله "Sana bir dava geldiği zaman onun hükmünü Allah’ın Kitabında ve Resulü'nün Sünnetinde de bulamazsan ne ile hükmedeceksin? Muaz, görüşümle ictihad ederim dediFıkhın Gelişmesi Nokkta Bunun üzerine Resul SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem şöyle dedi: Allah’ın Resulünün elçisini Allah ve Resulünün razı olacağı hususta muvaffak kılan Allah’a hamdolsunFıkhın Gelişmesi Nokkta" [4]
Yine aralarındaki duvarın her birinin de kendisine ait olduğunu iddia eden iki komşusu arasındaki anlaşmazlığa hükmetmesi, gidermesi için Resulullah SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi VesellemHuzeyfe bFıkhın Gelişmesi Nokkta el-Yeman'ı görevlendirdiFıkhın Gelişmesi Nokkta
Bir başka olayda ise Resulullah SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem Amr bFıkhın Gelişmesi Nokkta al-As'a şöyle dediği rivayet edilir:
أحكم في هذه القضيةFıkhın Gelişmesi Nokkta فقال عمرو أأجتهاد وأنت حاضر؟ قال نعم ان أصبت فلك أجران وان أخطأت فلك أجر “Bu dava hakkında hükmetFıkhın Gelişmesi Nokkta Bunun üzerine de Amr; Sen burada iken ben ictihad mı edeyim? Diye sorduFıkhın Gelişmesi Nokkta Allah’ın Resulü ise şöyle dedi: Evet, eğer isabet edersen senin için iki sevap, hata edersen bir sevap vardırFıkhın Gelişmesi Nokkta"[5]
Bütün bunlar ve benzerleri, Resulullah SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem zamanında Müslümanların yapmış olduğu ictihadların, ancak Resul SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'in emri ile yapıldığına ve bunun kaynağının da yine kendisi olduğuna delâlet etmektedirFıkhın Gelişmesi Nokkta
Buna göre, Resulullah SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'in dönemi bütün İslâm kültürünün ortaya çıkıp vücut bulduğu dönemdirFıkhın Gelişmesi Nokkta Bu durum SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'in gönderilişinden vefatına kadar geçen yirmi iki küsür yıl devam ettiFıkhın Gelişmesi Nokkta Kur'an'ın tamamı bu zaman içerisinde indiFıkhın Gelişmesi Nokkta Ve yine Sünnet-i Şerif de bu müddette tamamlandıFıkhın Gelişmesi Nokkta Kur'an ve Sünnet; fikirler, hükümler ve kültür için İslâm'ın tek kaynağıdırlarFıkhın Gelişmesi Nokkta
Hicretin on birinci yılında Resulullah SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'in vefatı ile Sahabe dönemi başladıFıkhın Gelişmesi Nokkta Sahabe dönemi aynı zamanda tefsir ve hakkında nassın bulunmadığı ortaya koymadığı olaylarla ilgili olarak istinbat/hüküm çıkarma kapılarının açıldığı dönemdirFıkhın Gelişmesi Nokkta Sahabeler, Kur'an'ın ve Sünnetin nasslarının tamamının henüz Müslümanlar arasında yayılmadığını ve herkesin elde edebileceği şekilde bulunmadığını gördülerFıkhın Gelişmesi Nokkta Çünkü Kur'an'ın nassları, Resulün ve bazı Sahabelerin evinde özel sayfalarda yazılmış bir şekilde bir arada bulunuyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta Sünnet ise henüz bir araya toplanmış değildiFıkhın Gelişmesi Nokkta
Sahabeler Kur'an ve Sünnetin teşrii sırasında meydana gelen birtakım olaylar hakkında hükümler koyduğunu, olması muhtemel varsayıma dayalı olaylar hakkında ise hükümler koymadığını gördülerFıkhın Gelişmesi Nokkta Müslümanlar, Resulullah SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem zamanında vuku bulmayan birtakım olaylar ve sorunlarla karşılaştılarFıkhın Gelişmesi Nokkta Resul SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem’in bu olaylar ve sorunların hükümlerini belirleyen açık nasslar bırakmadığını gördülerFıkhın Gelişmesi Nokkta Aynı zamanda Müslümanlardan her ferdin Kur'an ve Sünnetin nasslarından kendi başına hüküm çıkarabilecek güçte olmadığını da gördülerFıkhın Gelişmesi Nokkta Çünkü insanlar bu nassları ancak, onlara bunları anlatacak kimseler aracılığı ile anlayabilmektedirlerFıkhın Gelişmesi Nokkta Dolayısıyla da insanlara bu nassları anlatabilecek şahısların bulunması gerekmektedirFıkhın Gelişmesi Nokkta Bu nedenle, Müslümanlar arasında Kur'an’ı Kerimi ve Resulün Hadislerini yaymanın kendilerine ait bir görev olduğunu idrak ettilerFıkhın Gelişmesi Nokkta
Bu amaçla Kur'an’ı toplama ve toplanan nüshadan birçok nüshalar çoğaltarak Müslümanlar arasında yayma işini yerine getirdilerFıkhın Gelişmesi Nokkta Sünnetin rivayetinde, bunu nakleden ravilerin güvenilir kimseler olmasını sağlayacak gerekli ihtiyati tedbirleri aldılarFıkhın Gelişmesi Nokkta Aynı zamanda, Kitap ve Sünnetin nassları ile ilgili olarak Müslümanların muhtaç oldukları tefsir ve açıklamaları yapmanın da onların üzerine düşen bir görev olduğunu idrak ettilerFıkhın Gelişmesi Nokkta Ve insanlara dinlerini öğretmeye başladılarFıkhın Gelişmesi Nokkta
Sonra da insanların, hakkında nass bulunmayan olaylarla karşılaştıklarında insanlara fetva vermek zorunda olduklarını gördülerFıkhın Gelişmesi Nokkta Bu amaçla da ortaya çıkan meselelerde gerekli hükümleri istinbat etmeye, dinin en güzel emrini yerine getirmeye başladılarFıkhın Gelişmesi Nokkta
Şer’î hükümler konusunda Sahabelerin takip ettikleri metot şöyle idi:
- Karşılaştıkları olayın hükmünü gösteren Kur'an'da ve Sünnette bir nass buldukları zaman buldukları nassdan öteye geçmezler ve nassı olaya doğru bir şekilde tatbik edebilmek için bütün gayretlerini bu nasslardan kastedilen manayı anlamaya harcarlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta
- Karşılaştıkları olayın hükmünü gösteren Kur'an'da ve Sünnette bir delil bulamadıkları zaman ise, hükmü istinbat için ictihad ederlerdiFıkhın Gelişmesi Nokkta
- İçtihatlarında Şer’î nassları iyi bir şekilde anlamaya ve şifaen Resulden öğrendikleri bilgilere, ayetlerin inişine ve olaylara tatbik edilmelerine şahit olarak sahip oldukları bilgilere dayanıyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta
Onların yaptıkları ictihadları inceleyenler, hakkında nass olmayan olayı, hakkında nass bulunan olaya Kıyas ettiklerini görürlerFıkhın Gelişmesi Nokkta Onlar "Maslahatı celb ve mefsedeti def etmeyi/maslahatı elde etmeyi ve zararları gidermeyi " hükümler için bir illet saymıyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Şeriatın kendisine delâlet ettiği maslahata itibar ediyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Hakkında nass bulunmayan maslahatları, hakkında nass bulunan maslahatlara Kıyas ediyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Maslahatı tespit hakkında kendi görüşlerini söylemiyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Çünkü kişisel görüşe dayanarak söz söylemek nehyedilmiştiFıkhın Gelişmesi Nokkta
Tarihçiler, muhaddisler ve fakihler Sahabelerden birçok ictihad nakletmişlerdirFıkhın Gelişmesi Nokkta Bunlardan, onların Şeriata ne kadar bağlı oldukları ve Şeriatı ne kadar anladıkları anlaşılmaktadırFıkhın Gelişmesi Nokkta Bunlara birkaç örnek:
Bir kadın, dostu ile kocasının oğlunu öldürmek üzere anlaşmış ve onu öldürmüştüFıkhın Gelişmesi Nokkta Olay Ömer'e intikal edince Ömer; Bir kişiye karşılık iki kişi öldürülebilir mi diye tereddüt ettiFıkhın Gelişmesi Nokkta Bunun üzerine Ali RadıyFıkhın Gelişmesi B478u Anhu şöyle dedi: "Söyle bakalım, bir grup bir deveyi beraberce çalsalar ve deveyi kesip aralarında paylaşsalar her biri bir parça alsa, her birine hırsızlık cezasını uygular mıydın? deyince Ömer: "Evet" diye cevap verdiFıkhın Gelişmesi Nokkta Ali de dedi ki; "İşte bu da öyledirFıkhın Gelişmesi Nokkta" Bunun üzerine Ömer Ali'nin görüşü ile amel etti ve amiline ikisini de öldürmesini emrederek şöyle yazdı: "Eğer San'a halkının tamamı bu cinayete katılmış olsaydı hepsini öldürürdümFıkhın Gelişmesi Nokkta"
Yine bir gün ortak bir meselede ihtilaf ettiler: Bir kadın ölmüş ve geride kocası, anası, ana bir kardeşleri ve öz erkek kardeşleri kalmıştıFıkhın Gelişmesi Nokkta Ömer kocaya 1/2, anneye 1/6 ana bir kardeşlere 1/3 verdi ve öz kardeşlere hiçbir şey kalmadıFıkhın Gelişmesi Nokkta Bunun üzerine öz kardeşler ona; “Diyelim ki babamız eşektiFıkhın Gelişmesi Nokkta Biz aynı anneden değil miyiz?” Ömer görüşünü değiştirdi ve onları da mirasa ortak ettiFıkhın Gelişmesi Nokkta
Eğer maslahat bizzat nassın kendisinden anlaşılıyorsa, Sahabeler nassın kendisi için geldiği maslahatı yakalayıp anlamaya çalışıyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Allahu Teâla'nın şu ayeti buna örnektir:
إِنَّمَا الصَّدَقَاتُ لِلْفُقَرَاءِ وَالْمَسَاكِينِ وَالْعَامِلِينَ عَلَيْهَا وَالْمُؤَلَّفَةِ قُلُوبُهُمْ "Sadakalar, Allah'tan bir farz olarak; ancak fakirler, miskinler, sadaka üzerinde memur olanlar, kalpleri ısındırılanlarFıkhın Gelişmesi NokktaFıkhın Gelişmesi NokktaFıkhın Gelişmesi Nokkta aittirFıkhın Gelişmesi Nokkta"[6]
Allahu Teâla, kalpleri İslâm'a ısındırılanları zekât verilecek kimseler arasında saymaktadırFıkhın Gelişmesi Nokkta Nebi SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'in de kalpleri İslâm'a ısındırılmak istenen bazı kimselere sadaka verdiği sabittirFıkhın Gelişmesi Nokkta Resulün vefatından sonra Ömer'in onlara zekât vermediği ve onlara şöyle dediği rivayet edilir:
"Allah İslâm'ı güçlendirdi ve artık İslâm'ın size ihtiyacı kalmadıFıkhın Gelişmesi Nokkta Eğer İslâm üzere devam ederseniz ne alaFıkhın Gelişmesi Nokkta Eğer devam etmek istemezseniz sizin ile bizim aramızda kılıç vardırFıkhın Gelişmesi Nokkta"
Ömer kalplerin ısındırılmasının devletin güçsüz olması nedeniyle yapılan bir hareket olduğunu ve وَالْمُؤَلَّفَةِ قُلُوبُهُمْ "kalplerin ısındırılması" kelimesinin de bu anlama geldiğini, söylediFıkhın Gelişmesi Nokkta Zira Ömer’e göre; kalplerin ısındırılması ancak onlara ihtiyaç olduğu zaman geçerlidirFıkhın Gelişmesi Nokkta İslâm'ın güçlenmesi ile ise artık onlara ihtiyaç kalmadığını, ihtiyacın ortadan kalkması ile de, kalplerin ısındırılmasına neden olan illet de ortadan kalkmıştırFıkhın Gelişmesi Nokkta Dolayısıyla bununla ilgili bu hüküm de kalkmıştırFıkhın Gelişmesi Nokkta
Sahabeler bilmedikleri nassları öğrenmek maksadıyla insanlara soruyorlar ve araştırıyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Sahabeler RadıyFıkhın Gelişmesi B478u Anhum Hicaz'da toplanarak Kitap ve Sünneti araştırıyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Kitap ve Sünnette bir mesele ile ilgili hükmü bulamadıkları zaman, Resulullah SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'in böyle bir mesele hakkında bir hükümde bulunduğunu bilen bir kimsenin olup olmadığını araştırmak üzere Müslümanlara soruyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Bu nedenle birbirlerine müracaat ediyorlar ve sordukları mesele hakkında görüş belirtebilmek amacıyla bir araya gelip meseleyi soruşturuyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta
Ebu Bekir ve Ömer hükümleri istinbat ederken halka müracaat ediyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta el- Bağavi "Mesabihi's Sünne" isimli eserinde şöyle demektedir:
“Kendisine bir dava geldiği zaman Ebu Bekir, Allah Subhenehû ve Teala’nın Kitabına bakarFıkhın Gelişmesi Nokkta Eğer orada bir hüküm bulursa onunla hükmederdiFıkhın Gelişmesi Nokkta Kitapta bulamazsa, bu konu ile ilgili olarak Resulullah SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'in Sünnetinden bildiği ile hükmederdiFıkhın Gelişmesi Nokkta Eğer bu ikisinde de bulamazsa çıkıp Müslümanlara sorar ve şöyle derdi: Bana şöyle şöyle bir dava geldiFıkhın Gelişmesi Nokkta Eğer bu konuda Resulullah SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'in verdiği bir hükmü biliyorsanız bana söyleyinFıkhın Gelişmesi Nokkta Bazen ashabdan bir cemaat yanına gelerek Resulullah SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'in o konudaki hükmünü bildirirlerdi de bunun üzerine Ebu Bekir şöyle derdi: "Nebi SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'in uyguladığı hükümleri ezberleyen insanları aramızda bulunduran Allah Subhenehû ve Teala’ya hamd olsunFıkhın Gelişmesi Nokkta" Eğer o meselenin hükmünü Nebi SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'in Sünnetinde de bulamazsa halkın ileri gelenlerini toplar ve onların seçkinleri ile istişare ederdiFıkhın Gelişmesi Nokkta Eğer onların görüşleri bir hüküm üzerinde birleşirse ona göre hükmederdiFıkhın Gelişmesi Nokkta
Ömer RadıyFıkhın Gelişmesi B478u Anhu'nun de bildiği halde sahabeler ile istişare ettiği rivayet edilirFıkhın Gelişmesi Nokkta Hatta kendisine bir olay getirildiği zaman; "Bana Ali'yi çağırın ve bana Zeyd'i çağırın" derdiFıkhın Gelişmesi Nokkta Onlarla istişare eder sonra da ittifak ettikleri ile karar verirdiFıkhın Gelişmesi Nokkta
Sahabelerin birbirlerine müracaat ettiği bu metotla, aralarında görüş ayrılıkları nadiren görülmekteydiFıkhın Gelişmesi Nokkta Çünkü onlardan her biri kendinde var olan görüşü diğerine açıklıyor ve görüşünü hangi delille delillendirdiğini gösteriyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta Böylece onların tamamı hak ve doğru olana yöneliyorlar ve bir kısmı diğerinin görüşüne başvuruyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta Onlar her ne kadar bazı hükümlerle ilgili görüşlerinde ihtilaf ediyorlarsa da onların ihtilafları nadiren görülmekteydi ve ihtilafları, anlama metodunda değil anlamada oluyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta
Fetihlerin genişlemesiyle Sahabeler çeşitli şehirlere dağılınca hakkında nass bulunmayan bir olayla karşılaşıldığı zaman bu Sahabeleri bir araya toplamak kolay olmadıFıkhın Gelişmesi Nokkta Şehirlerin birbirinden uzak olması ve yaşadıkları şehirde karşılaştıkları olay hakkında hemen hüküm verme zaruretinden dolayı, görüşünü diğerlerine açmaya veya başkasının görüşüne başvurmaya imkân bulamadılar ve bulunduğu yerde her Sahabe gösterdiği görüşte yalnız kaldıFıkhın Gelişmesi Nokkta Müslümanların yaşadığı şehirlerin her birinde bir veya daha fazla Sahabe bulunuyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta Onlar bulundukları yerlerde meseleler hakkında kendilerine Şer’î hükmün sorulduğu kimselerdiFıkhın Gelişmesi Nokkta Hakkında nass bulunmayan meselelerde hükümler istinbat ediyorlar, insanlara Kitap ve Sünneti öğretme görevini üstlendikleri gibi nassların açıklanması işini de üstlenmişlerdiFıkhın Gelişmesi Nokkta
O dönem, Sünnet henüz bir araya getirilmemiştiFıkhın Gelişmesi Nokkta Bu nedenle de tek olay hakkında Sahabelerin görüşleri de farklı oluyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta Onlardan her birinin istinbat ettiği ve fetva verdiği görüşüne göre bir delili vardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Bununla beraber bu görüşlerin tamamı, onların tamamı tarafından kabul görmüş Şer’î hükümlerdiFıkhın Gelişmesi Nokkta Çünkü onlar yalnızca nassı anlama konusunda ihtilaf etmişlerdiFıkhın Gelişmesi Nokkta İçtihat metotları ise, Kur'an ve Hadisle ilgili nassı esas alarak önce bunları araştırmaya dayanan tek bir metotları vardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Onlara göre maslahatlar ancak Şeriatın delâlet ettiği maslahatlardırFıkhın Gelişmesi Nokkta Meseleleri ve maslahatları da KıyaslıyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta İçtihat metotlarının tek olması, anlayıştaki bu farklılık üzerinde herhangi bir etki meydana getirmiyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta Tam tersine fıkhın gelişmesi ve büyümesine bir sebep teşkil ediyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta Ortaya çıkan olaylar ve sorunlar kadar fetvalar vermişlerdirFıkhın Gelişmesi Nokkta Aralarındaki ihtilaflar önemli bir yer işgal etmediği gibi fûruu konuları da aşmamıştırFıkhın Gelişmesi Nokkta
Sahabeler arasında detay konulardaki ihtilaf iki sebebe dayanmaktadır:
1Fıkhın Gelişmesi Nokkta Kur'an'ın ve Sünnetin nasslarının büyük bir bölümü kast edilene delâletleri açısından katiyyet değil zannilik ifade etmekteydiFıkhın Gelişmesi Nokkta Bir nass, şu manaya delâlet edeceği gibi lügat açısından iki veya daha fazla anlama gelebilen müşterek manaya da delâlet etmesi nedeniyle bir başka manaya da delâlet etmekte veya lafız tahsis ihtimali olan genel bir lafız olabilmektedirFıkhın Gelişmesi Nokkta Onlardan her müctehid kendinde var olan karinelere göre belli bir anlamı tercih ediyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta
2Fıkhın Gelişmesi Nokkta Sünnet henüz bir araya toplanmamıştıFıkhın Gelişmesi Nokkta Bütün Hadisler bir kitapta toplanmadığı gibi bütün Müslümanların aynı seviyede istifade edebileceği şekilde Müslümanlar arasında yaygın da değildiFıkhın Gelişmesi Nokkta Sünnet henüz rivayet ve ezber yoluyla intikalini sürdürüyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta Bazen Mısır'daki bir müctehidin bildiği bir Hadisi Şam'daki bir müçtehit bilemiyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta Daha önceden bilmediği bir Sünneti başkasından öğrendiği zaman bazı müçtehitler çoğu kez verdikleri fetvadan dönüyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Bu da detay konularda ihtilaflara neden oluyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta Ancak deliller ve usul değişmiyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta Bu nedenle de ictihad metodunda farklılık olmuyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta
Özetle Sahabeler, Şeriatı biliyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Kur'an'ı öğrendiler ve Hadisi Resul SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'den aldılarFıkhın Gelişmesi Nokkta Risalet sahibi Efendimiz Muhammed SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'le olan beraberliklerinden dolayı kendilerini İslâm hükümlerini uygulamaya vakfettilerFıkhın Gelişmesi Nokkta İnsanların arasında hükmediyorlar, meseleleri belli bir hükme bağlıyorlar ve onlara dinlerini öğretiyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta İkamet ettikleri belde insanları için bir nur ve Şeriat için güvenilir bekçi idilerFıkhın Gelişmesi Nokkta İslâm'a davette güven veren ve sadık kimselerdiFıkhın Gelişmesi Nokkta İnsanlara Kur'an'ı okuyorlar, Şeriatı ve hükümlerini öğretiyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta İnsanlara İslâm'ın öğretilmesinde teorik yolu değil pratik bir yolu takip ediyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta İnsanlara, İslâm'ı ve hükümlerini, bu hükümlere göre hayatın sorunlarının nasıl çözüleceğini ve onlardan yararlanma metodunu da öğretiyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta
Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Onlar, yönetici kimselerdiFıkhın Gelişmesi Nokkta Aynı zamanda da öğretici kimselerdiFıkhın Gelişmesi Nokkta İnsanlar, kendilerinden İslâm kültürünü, İslâm'ı almak ve hükümleri anlamak için Sahabeye doğru koşuyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Şer’î hükümler hakkında açıkladıkları görüşler fetvalar olarak isimlendirildiFıkhın Gelişmesi Nokkta Kadın erkek Resulullah SallFıkhın Gelişmesi B478u Aleyhi Vesellem'in ashabından 130 civarında fetva ezberlenmiştirFıkhın Gelişmesi Nokkta Bunların içerisinde ilim ve görüş belirtmede yedi kişi ön plana çıkmaktadırFıkhın Gelişmesi Nokkta Ve bunlar “El-Müksirûn” diye isimlendirilmiştirFıkhın Gelişmesi Nokkta Bu yedi kişi şunlardır: Ömer, Ali, İbni Mesud, Aişe, Zeyd bFıkhın Gelişmesi Nokkta Sabit, İbni Abbas ve İbni ÖmerFıkhın Gelişmesi Nokkta
Halifeler, valiler ve diğer yöneticiler Şer’î hükümler konusunda fakih, âlim kimselerdiFıkhın Gelişmesi Nokkta Fetva ile meşgul idilerFıkhın Gelişmesi Nokkta Onun için İslâm onlarda cisimleşmiştiFıkhın Gelişmesi Nokkta Zira akılları İslâm kültürü ile dolu idiFıkhın Gelişmesi Nokkta Fikirleri bu kültürden kaynaklanmaktaydıFıkhın Gelişmesi Nokkta Doğruladıkları mefhumları bu fikirlerin anlamları idiFıkhın Gelişmesi Nokkta Bu emirleri, yasakları ve hükümleri onlar infaz ediyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Halife ve vali düşünüyor, düşündüğü ile amel ediyor, anlıyor ve anladığı ile de hükmediyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta Bu nedenle amelleri isabetli, işleri dosdoğru, şahsiyetleri üstün, insanlara karşı konuşmalarında doğru sözlü ve verdikleri hükümler bütün incelikleri ile İslâm çizgisine tamamen bağlı kimselerdiFıkhın Gelişmesi Nokkta
Tabiinden bir grup Sahabelerden ayrılmayarak, onlardan Kur'an'ı aldılar, Sünneti onlardan rivayet ettiler, onların fetvalarını ezberlediler ve hükümleri istinbat metotlarını anladılarFıkhın Gelişmesi Nokkta
Sahabeler hayatta iken fetva veren Tabiinin ileri gelenlerinden, Medine'de Said bFıkhın Gelişmesi Nokkta el-Müseyyeb'i, Kufe'de de Said bFıkhın Gelişmesi Nokkta Cübeyr'i zikredebilirizFıkhın Gelişmesi Nokkta Bu nedenle Sahabeler dünyadan göçtüklerinde fıkıhta ve istinbatta onların yerini Tabiinin doldurduğunu görmekteyizFıkhın Gelişmesi Nokkta Tabiin de ictihadlarına göre hükümler istinbat ediyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Onlar bir mesele hakkında hüküm vermek istedikleri zaman cevabını önce Allah Subhenehû ve Teala’nın Kitabı'nda ve Resulünün Sünnetinde arıyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Bu ikisinde bulamazlarsa Sahabelerin fetvalarını inceliyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Onlar fıkhi açıdan Sahabelerin fetvaları arasında tercih yapıyorlar, onlardan bir kısmının görüşünü alıyorlar, bazen de Sahabelere muhalefet ediyorlardıFıkhın Gelişmesi Nokkta
Hüküm istinbatında Tabiin de Sahabelerin metodunu uyguluyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta Bu nedenle verdikleri fetvalar, herhangi bir varsayıma göre değil ortaya çıkan olaylar ve sorunlar kadardıFıkhın Gelişmesi Nokkta Yani olaylar kadar fetvalar bulunmaktaydıFıkhın Gelişmesi Nokkta Yine onlar arasındaki ihtilaflar da pek fazla değildiFıkhın Gelişmesi Nokkta Aynı zamanda ihtilaf sebepleri, Sahabelerin ihtilaflarını da aşmıyorduFıkhın Gelişmesi Nokkta Bu ihtilaflar Şer’î deliller üzerinde değil, nassların anlaşılması konusunda idiFıkhın Gelişmesi Nokkta Bu nedenle onların ihtilafları Müslümanlar arasında hayatta herhangi bir etkisi olmamıştırFıkhın Gelişmesi Nokkta

[1] Maide: 67

[2] Nahl: 44

[3] Ebu Davud, Akdiyyeh, 3111

[4] Ebu Davud

[5] Buhari, Müslim

[6] Tevbe-60
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://islami.webyardim.org
 
Fıkhın Gelişmesi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
İslami Bilgiler Paylaşım Sitesi :: DİNİ BÖLÜM YAZILARI(RELIGION SECTION ARTICLES ) :: DİNLE İLGİLİ BİLGİLER(LISTEN FOR INFORMATION)-
Buraya geçin: