İslami Bilgiler Paylaşım Sitesi http://islami.webyardim.org |
|
| Osmanlı Padişahları | |
| | |
Yazar | Mesaj |
---|
usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Osmanlı Padişahları Çarş. Ara. 08, 2010 1:18 pm | |
| III MUSTAFA
Babası: III Ahmet Annesi: Mihrisah Sultan Doğum Tarihi: 28 Ocak 1717 Vefatı: 21 Ocak 1774
Kırk yaşında padişah olan III Mustafanın saltanatının ilk beş yılı âlim ve sair bir olan Koca Ragip Paşanın sadrazamlığı sayesinde sulh ve sükûn içinde geçti Lâkin onun ölümünün müteakip Sultan Mustafa Rusya'ya karşı harbi isteyecek insanları sadrazam yapmaya çalıştı Kendisi Ruslara derin bir kin beslemekteydi Buna karşılık Rusların da Lehistan'ı kendi isteklerine rametmiye çalışmaları ve açıktan açığa harb politikası gütmeleri harbi mecburi kildi Harbin ilk senesi içinde bir hayli muvaffakiyetler kazanıldı, lâkin 1770 yılında mağlûbiyetler birbirini takip etti Askerin disiplini çok bozuktu Bir kısım asker dara geldince meydanı terk ederek dağılıyordu Onun için dirki, 180 bin kişilik Osmanlı ordusu kendisinin üçte biri olan Rus ordusuna Kartal mevkiinde maglup olmuştu Ruslar Kırım'a girmiş, tuna'nın güneyine sarkmış, Batik denizini dolasan Rus filosu Çeşme'de donanmamızı yakmıştı III Mustafa devrinin mühim icraatı meyaninda, ordunun Avrupa tarzında ıslahı için aslen bir Macar olan Baron de Tott'un devlet hizmetine alınarak topçu ocağının ıslahına gayret edilmesi ile yeni toplar dökülmesini ve 1773 de Mühendis hane-i Bahrii Hümayun'un açılmasını, Fransa'dan astronomi ve tip kitapları getirterek türkçeye tercüme edilmesini zikretmek gerekir Coçukları: Selim (padişah olmuştur) , Mihrimah, Mihrisah, Mehmet, Sah, Fatma, Beyhan, Hatice, Hibetullah | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Osmanlı Padişahları Çarş. Ara. 08, 2010 1:19 pm | |
| I ABDÜLHAMİT
Babası: III Ahmet Annesi: Rabia Sultan Doğum Tarihi: 20 Mart 1725 Vefatı: 7 Nisan 1789
1768 de başlayan harbde üst üste uğranılan mağlûbiyetlerin verdiği teessür dolayısıyla , Sultan Mustafa'nın nüzul isabetiyle ölümü üzerine padişah olan I Abdülhamit zamanında Rus harbi 1774 Küçük Kaynarca muahedesi ile sulhe bağlandı Fakat bu muahede Osmanlı devletinin imzaladığı en ağır muahedelerden biriydi Küçük Kaynarca muahedesi gereğince: Kırım'ın istiklâli tanınmış, Ruslar Karadeniz'de donanma bulundurmak hakkini almış, Osmanlı imparatorluğu dahilindeki Ortodoks tebaanın koruyucusu mevkiine geçmişlerdi Kırım'ın kaybı memlekette çok acı tesir bırakmış, lâkin Müslüman ülkenin kurtarılması bir daha mümkün olmamıştır Abdülhamid'in saltanatının sonralarına doğru devlet bir harbe daha girmiştir 1787 de başlayıp 1792 de biten ve Ruslarla birlikte Avusturyalıların da hasmımız olduğu bu harbde, yine peşinen birtakım muvaffakiyetsizliklere uğranılmıştır Özi kalesinin Rusları eline geçtigi haberi padişaha ulaşınca Abdülhamid teessüründen inme inerek ölmüştür Birinci Abdülhamit zamanında iki tane büyük harbe rağmen memleket için hayırlı ve faydalı icraatta da bulunulmuştur Coçukları: Makbule, Rabia, Fatma, Murat, Mehmet, Emine,, Hebetullah, Süleyman, Dürrüsehvar, Mustafa(padişah olmuştur), Esma,, Mahmut (padişah olmuştur), Nuster, Mehmet, Ahmet | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Osmanlı Padişahları Çarş. Ara. 08, 2010 1:19 pm | |
| III SELİM
Babası: III MUSTAFA Annesi: Mihrisah Sultan Doğum Tarihi: 24 Aralık 1761 Vefatı: 28 Temmuz 1807 IV Mustafanin emriyle öldürülmesi
Fransa ihtilâlinin başladığı yıl 28 yaşında bir olarak tahta gecen III Selim acık fikirli bir padişahtı Şehzadeliği sırasında bile Bati ile alâkadar olan Selim, memlekette büyük isler yapmak istiyordu Ne yazikki buhranlı bir zamanda padişah olmuştu Hükümdarlık tahtına oturmadan iki sene önce başlayan Rus ve Avusturya harbi devam etmekteydi 1791 de Ruslarla Yas muahedeleri akdedilip sulha kavuşulunca, III Selim tasarladığı ıslahatı tatbike girişti Memlekette düzeltilmesi gereken pek çok is vardı Lâkin Selim vatan müdafaasını ön plânda tutarak askerlikten ise başladı Nizami Cedid denilen Avrupa usulünde bir ordu meydana getirdi Fransa ve İsveç'ten subaylar ve mühendisler getirtti Evvelce kurulmuş olan Bahriye ve Hendese hane okulları geliştirildi Yabancı dillerden bilhassa fen ve matematiğe ait kitaplar tercüme edilerek, bunlara göre de dersler verildi Fransız subayların nezareti altında tersanede yeni gemiler inşa edilip tophanede toplar döküldü Böylece yeni bir kıyafetle Avrupa tarzında topçu, süvari ve piyade ordusu meydana getirildi üçüncü Selim ıslahat hareketine giriştiği sırada Napolyon Bonepart kumandasındaki Fransız kuvvetleri Mısır'ı istilâya kalktı Napolyon Mısır'a hâkim olduktan sonra Suriye'ye ilerlemek istedi Akkâ kalesi önünde Cezzar Ahmet Paşaya yenilince Mısır'a döndü, oradan da Fransa'ya gitti Bu sırada İngilizler bizimle ittifak etmişlerdi En nihayet Fransız ordusu Mısır'dan çekilmek ve Fransa'ya dönmek zorunda kaldı Bu bâdire atlatıldıktan sonra üçüncü Selim ıslahatına kuvvet vermeye çalıştı Avrupa'nın önemli merkezlerine daimi elciler tâyin ederek muntazam diplomatik münasebete girişildi Türklerin derlenip toplanarak ilerlemesini istemeyen Rusya bahaneler icat ederek hududumuza tecavüzde bulununca, yeni bir harb başladı Bu arada bir İngiliz filozofu da İstanbul önüne gelerek hükümeti tehdit etmek istedi Temiz yürekli, müşfik ruhlu vatansever padişahın yurdu kalkındırmak emeliyle giriştiği ıslahat hareketi birçok geri kafalılar tarafından hezmedilmemis ve içten içe kötü karşılanmıştı Ordunun Tuna boylarında bulunmasından faydalanan ıslahat aleyhtarları Kabakçı Mustafa isminde birinin idaresinde toplanarak isyan ettiler III Selim'i Nizam-i Cedidi kaldırmaya zorladılar Rakik kalpli ve sanatkâr ruhlu padişah âsilere dayatamayarak onların isteklerine boyun eğince; bundan cesaretlenen âsiler padişahı tahttan indirdiler Yerine Dördüncü Mustafa yi geçirdiler Bir yıl sonra da Alemdar Mustafa Paşanın sarayı kuşatması sırasında yobaz zümreye dahil kimseler bu kıymetli padişahı öldürdüler Coçukları: YOK | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Osmanlı Padişahları Çarş. Ara. 08, 2010 1:19 pm | |
| IV MUSTAFA
Babası: I Abdülhamid Annesi: Ayşe Seniyeperver Sultan Doğum Tarihi: 8 Eylül 1779 Vefatı: 17 Kasım 1808 de Devlet adamlarının reyi ile İkinci Mahmut tarafından öldürülmesi
Kabakçı isyanı neticesinde âsiler tarafından padişah yapılan IV Mustafa'nın on dört ay süren saltanatı sırasında gerilik taraftarlarının arzu ve isteklerine uyan padişahın bizzat kendi arzu ve malûmatı dahilinde yapılan en mühim icraat Nizami Cedidin ortadan kaldırılmasıdır Nizami Cedid kıyafetinde görülenler öldürülmüş ve böylece tam mânasıyla bir geriye dönüş hareketi tahakkuk etme yoluna girmeye başlamıştır Zayif iradeli, geri düşünceli ve ebleh bir insan olan IV Mustafa, gerilik taraftarlının elinde bir oyuncak iken, yanilik taraftarları Rusçuk âyanı Alemdar Mustafa Paşanın etrafında toplanmıştır Alemdar, emrindeki kendisine muti düzenli askeri ile İstanbul'a yürümüş, Top kapı sarayını sararak IV Mustafa'yı tahttan indirip Selim'i yeniden padişah yapmak istemişse de , Selim , Mustafa'nın emriyle öldürüldüğünden onun yerine İkinci Mahmut padişah yapılmıştır Coçukları: Emine Sultan | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Osmanlı Padişahları Çarş. Ara. 08, 2010 1:20 pm | |
| II MAHMUT
Babası: I Abdülhamit Annesi: Naksidil Sultan Doğum Tarihi: 20 Temmuz 1784 Vefatı: 2 Temmuz 1839
İkinci Mahmut'un saltanatı Osmanlı imparatorluğunun uçuruma doğru gittiği bir devreye rastlar Kuvvetli bir iradeye sahip olan padişah bir taraftan çeşitli müşkülleri yenmek için didinmiş, diğer taraftan da ıslahat icrasından geri durmamıştır Onun Saltanatına âmil olan Alemdar Mustafa Pasa, üçüncü Selim'in Nizami Cedidini ihya için Sekbanı Cedid nemiyle talimli bir asker sınıfı meydana getirdiği sırada, yeniçeriler isyan etmişler ve neticede Alemdar öldürülmüştür Alemdarın ölümüyle II Mahmut tam mânasıyla otoriteyi kendi elinde toplamıştır II Mahmut'un saltanatının ilk yılında Alemdarın öldürülmesi ile biten yeniçeri isyanından başka ondan çok daha mühim olarak 1809 - 1812 Rus harbi devleti hayli uğraştırmıştır Arazi kaybı ile çıkılan Rus harbini müteakip, II Mahmut devrini boydan boya kaplayan isyan hâdiseleriyle karşı karsıya kalınmıştır Hıristiyan tebaadan Sırpların isyanı tehlikeli vaziyetler meydana çıkmadan bastırılmışsa da, Yanya Valisi Tepe delenli Ali Paşanın isyanından sonra, Rum isyanının aldığı sekil hayli tehlikeli vaziyetler ihdas etmiştir Rum isyanının bastırılması için padişah Mısır valisinden yardim istemiş, bu arada ise müdahale eden Rus , İngiliz ve Fransızlar Navarind'de donanmamızı yakmışlardır Ayrıca Yunan isyanı tam bitmeden 1828 -1829 Rus harbi başlamış , bir Rus ordusunun Edirne ye kadar ilerlemiş olduğu bu harb, Edirne muahedesiyle şuha bağlanarak Yunanistan'ın istiklâli tanınmıştır II Mahmut devrinin en mühim ve Osmanlı saltanatı için tehlikeler yaratan hâdiselerinden biri de Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa'nın isyanıdır Mısırda hâkim vaziyete gecen Pasa, oğlu İbrahim Paşayı ordu kuvveti ile Suriye'yi zapta memur ettiği zaman, İbrahim Pasa Suriye ve Anadolu'da birkaç muharebede padişahın kuvvetlerini yenerek ta Kütahya'ya kadar ilerler Osmanlı saltanatı için tehlike emareleri baş gösterdiği sırada II Mahmut Rusların yardim teklifini istemeyerek de olsa carnâcar kabul etti 15 bin kişilik bir Rus kuvveti Boğaziçi'ne çıktı Neticede Mehmet Ali Pasa ile Kütahya, Ruslar ile de Hünkâr İskelesi muahedeleri imzalandı Boğazların yabancı devletlere kapatılması şartını ihtiva eden Hünkar İskelesi muahedesi, bir bakıma Osmanlı devletini Rus himayesine sokuyordu Gerek Mehmet Ali Paşanın isyanı hâdisesi, gerekse Hünkar İskelesi muahedesinin ihdas ettiği fena vaziyet ancak 1840 - 1841 yılında halledilebilmiştir İkinci Mahmut böyle dağdağalı meselelerle uğraşmak zorunda kalmakla beraber memleket için hayırlı isler yapmak fırsatını da kaçırmamıştır 1825 yılı haziranında yeniçeri ocaklarını kaldırmış ve Avrupa usulünde Asakir-i Mansure-i Muhammediye ismiyle yeni bir askeri düzen kurmuştur Kaynak Forum: İslami Forum http://www.cennetyolculari.net//showthread.php?t=22196 Kılık kıyafette değişiklik yapmış, kavuk yerine fes giyilmiş ve Türkiye'ye ilk defa Avrupai setre pantolon girmiştir Devlet tedsilâtinda da değişiklikler yapılmıştır İmparatorluk devrinin Divan teşkilâtı kaldırılmış, Sadrazamlık unvanı başvekâlete tebdil edilmiş ve nazırlıklar (veladetler) kurulmuştur Kültür islerine önem verilerek Harbiye ve Tıbbiye okulları tesis edilmiş, İstanbul'da ilk defa orta okul ve yeni ilkokullar açılmıştır İstanbul için ilk öğretimin mecburiyeti ilân edilmiştir Avrupa örneğinde posta teşkilatı meydana getirilmişe uğraşılmış, Türkiye'de ilk defa nüfus sayımı yapılmış, ilk defa gündelik gazete çıkarılmış, ekonomik islerin düzenlenmesi için tedbirler alınıp bir takım kanunlar düzenlenmiştir Böylece II Mahmut ıslahata müteallik icraatıyla Tanzim atin kapısını açmıştır Coçukları: Fatma Sultan, Süleyman, Saliha Sultan, Murat, Mehmet, Emine Sultan, Hatice Sultan, Ahmet, Hayriye Sultan, Abdülmecit(padişah olmuştur), Abdülhamit, Abdullah, Abdülâziz(padişah olmuştur) , Abdülhamit, Hamide Sultan, Osman, Atiye Sultan | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Osmanlı Padişahları Çarş. Ara. 08, 2010 1:20 pm | |
| ABDÜLMECİT
Babası: II Mahmut Annesi: Bezmiâlem Sultan Doğum Tarihi: 23 Nisan 1823 Vefatı: 26 Haziran 1861
Padişah ordusunun Nizip'te Mehmet Ali Pasa kuvvetlerine mağlubiyeti haberi Istan bula gelmeden tahta çıkan Abdülmecid'in 1861 yılına kadar devam eden saltanatı sırasında en mühim dahili hadise ve icraat 3 Kasım 1839 da Tanzim atin ilânıdır Tanzim atin ilân edilmesine ve Tanzimat fermanında yapılacağı bildirilen şeylerin yerine getirilmesinde asil rolü olan şahıs Mustafa Reşit Pasadır Tanzimat fermanı ile; padişah birtakım haklarından feragat etmiş, mahkemesiz idam kaldırılmış, Müslim ve gayrimüslim tebaa için eşitlik kabul edilerek can, mal , ırz masuniyeti esas kılınmak istenmiş, vergi ve askerlik isleri yeni ve adaletli bir sisteme bağlanmaya çalışılmıştır Tazimatla memlekette idari, siyasi ve kültürel birtakım değişiklikler olmuştur Devletin idare seklini Avrupa devletlerininkine benzetilmesi için II Mahmut zamanında yapılanlar daha fazla geliştirilmiş ve yeni vekâletler ihdas edilmiştir Kültür alanında ilerlenmişe bilhassa önem verilerek Rüsdiye ve İdadi okulları öğretmen yetiştirmek için 1848 de öğretmen okulu açılmıştır Avrupa'ya öğrenci gönderilmiş Encümen-i Danis adıyla 1851 de İlk Türk İlimler akademisi yerini tutan bir teşekkül meydana getirilmiştir Osmanlı İmparatorluğu sınırları dahilinde şeriat mahkemeleri dışında ilk nizami mahkemeler olan asliye ve ticaret mahkemeleri de Tanzimat hareketinin bir icabı olarak 1846 da kurulmuştur 1839 Gülhane hatti Hümânununda yapılacağı bildirilen şeylerin daha geniş şekilde tatbik edileceğine dair 1856 Islahat fermanı da Abdülmecit zamanında ilân olunmuştur Abdülmecit devrindeki siyasi hâdise ve icraat arasında en mühim mesele de Kirim Harbidir Osmanlı devletinin birtakım ıslahat hareketliyle kendisine çekidüzen vererek kuvvetlenmesini istemeyen Rusya, Kudüs'teki mukaddes makamlar isini mesele yaparak hudutlarımıza tecavüz etmiştir Tuna boylarında muvaffakiyetli muharebeler verdiğimiz bu harbde Ruslar bir aralık Sinop'ta donanmamızı gafil avlayarak yakınca, İngiltere ve Fransa Osmanlı devletiyle ittifak ederek harbe karışmış ve muharebe sahası Kırım'a intikal etmiştir İngiltere ve Fransa ittifakının tahakkukunda, Tanzimat hareketinin Avrupa'da lehimize uyandırdığı cereyanın ve Mustafa Resin Paşanın diplomatik iktidarının hayli rolü olmuştur Bu ittifaka bilâhare Pivemonte de katilmiş, Harb Osmanlı devleti ve müttefiklerinin üstünlüğüyle sona erip 1856 yılında Paris muahedesi imzalanmıştır Abdülmecit devrinde birtakım imar hareketleri de göze çarpar Dolmabahçe sarayı, Gureba ve Haseki hasta haneleri, Hirkai Serif, Besiktas ve Tesvikiye camileri bu devrin eserleridir Avrupadan ilk defa borc parada bu padişah zamanında alinmistir Coçukları: Behiye Sultan, Mevhibe Sultan, Murat (padişah olmuştur), Aliye Sultan, Abdülhamit(padişah olmuştur), Naile Sultan, Sabiha sultan, Mehmet Reşat (padişah olmuştur), Behice Sultan, Fatma Sultan, Vahdeddin (padişah olmuştur), Münire Sultan, Refia Sultan, Burhaneddin Efendi, Behaeddin Efendi, Mediha sultan, Ziyaeddin, Mehmet Efendi, Nizameddin Efendi, Makbule Sultan | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Osmanlı Padişahları Çarş. Ara. 08, 2010 1:20 pm | |
| ABDÜLAZİZ
Babası: II Mahmut Annesi: Pertevniyal Sultan Doğum Tarihi: 9 Şubat 1830 Vefatı: 4 Haziran 1876 intihar suretiyle ölümü
Ağabeyi Abdülmecid gibi Tanzimat devri padişahlarından olan Abdülâziz'in on beş yıllık saltanatı esnasında devleti sarsıntıya uğratacak büyük bir harb olmadığından, bilhassa Tazimatla açılan kültür yolundaki gelişmelerde ileri adımlar atıldı Bu cümleden olarak, Galatasaray Liseli ile Mülkiye Tıbbiyesi acildi Abdülâziz yurdun imarını ve kültür yüksekliğini istiysen bir insandı Türkiye'de ilk defa posta pulu kullanılması, ilk sanayi sergisinin açılması, İstanbul'da ilk tramvay isletilmesi de Abdülâziz devrinin icraatındandır Mısır valilerine Hıdiv unvanı verilmesi, Amerikana ilk defa Türk elcisi gönderilmesi de Abdülâziz devrinde cereyan etmiştir Osmanlı hudutları dışına çıkan ilk padişah Abdülâziz'dir Fransa ve İngiltere'ye seyahat eden padişah Fransa'da III Napolyon, İngiltere'de Biktorya ile görüşmüştür Abdülâziz'in seyahati Avrupa da Türkler lehine sempati uyandırmıştır Tanzimat devrinin meşhur sumalarindan olan Ali ve Fuat Paşalar sadrazamlık ve hariciye nazırlıklarında bulunduklarından Abdülaziz devrinin mühim icraatında bu şahısların payları pek büyüktür Abdülâziz ordu ve donanmanın kuvvetlenmesini fazlaca gözeten bir hükümdardı Avrupa'dan alınan borc paralarla ordu ve donanma kuvvetlendirildi Haliç tersanesi esaslı şekilde geliştirildi Donanmamız dünya ikincisi durumuna yükseldi Abdülâziz borc alınan paraların bir kısmı ile Beylerbeyi ve Çırağan saraylarını yaptırarak israflara da sebep oldu Abdülâziz'in padişahlığı sırasında, memlekette hürriyet rejiminin kurulmasını isteyen kimselerden mütesekkil Yani Osmanlılar adini taşıyan gizli bir cemiyet kurulmuştu Bunlara karşı hükümetçe müsamahasızlık ve takibat icra edildi Böylece hürriyet taraftarlarına karşı Osmanlı devletinde ilk takibat hareketi Abdülâziz zamanında icra edilmiş oldu Coçukları: Mahmut Celâleddin Efendi, Seyfeddin Efendi, Saliha Sultan, Selim Mehmet Efendi, Yusuf Izzeddin Efendi, Emine Sultan, Nazime Sultan, Abdülmecit (Abdülaziz'in Hayranidil kadından 30 Mayıs 1868 de doğan oğlu olan Abdülmecit, padişah Mehmet Vahdeddin'in memleketi terk etmesi üzerine Türkiye Büyük Millet Meclisince 18 Kasım 1922 de halife seçilmiş ve 3 Mart 1924 e kadar bu makamda bulunmuştur Son halife olan Abdülmecit, halifeliğin Büyük Millet Meclisince ilgasıyla bütün Osmanlı hanedanı mensuplarıyla birlikte 4 Mart 1924 de memleket sınırları dışına çıkarılmıştır Kendisi 1944 yılında Paris'te ölmüştür ) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Osmanlı Padişahları Çarş. Ara. 08, 2010 1:21 pm | |
| V MURAT
Babası: Abdülmecit Annesi: Sevkefza Kadın Doğum Tarihi: 21 Eylül 1840 Vefatı: 28 Ağustos 1904
Meşrutiyet taraftarlarının kendisine ümitle baktıkları ve şehzadeliği sırasında temasta bulundukları V Murat, Abdülâziz'in tahttan indirilmesi sırasında hayli heyecan geçirmişti Bu heyecan aslında zahir olan sinirlerine tesir ettiğinden, padişahlığının ilk gününden itibaren anormal haller göstermeye ve sinir buhranları geçirmesi yüzünden üç aylık hükümdarlığı esnasında mühim bir icraatta bulunamadı Coçukları: Efendi, Hatice Sultan, Fatma Sultan, Fehime Sultan | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Osmanlı Padişahları Çarş. Ara. 08, 2010 1:21 pm | |
| II ABDÜLHAMİT
Babası: Abdülmecit Annesi: Tirimüjgan Sultan Doğum Tarihi: 11 Eylül 1842 Vefatı: 10 Şubat 1918
Meşrutiyeti ilân edeceğine söz verdiğinden V Murad'i müteakip tahta gecirilen II Abdülhamit önceleri hürriyet ve mesrutiyeti sever göründü Mithat Paşanın gayretleriyle hazirlanan Kanuni Esasi (Anayasa) yi 23 Aralık 1876 da ilân etti Abdülhamit, Kanuni Esasiye hükümdarlarin meclisi feshetme yetkisini taniyan bir madde koydurdugundan, bilâhara 1877 - 1878 Rus harbini bahane ederek meclisi kapatti Mithat Paşayı sürdürüp sonra da Taif'de boğdurdu Böylece yalnız kendi eline kalan memleketi koyu bir istibdatla idare etti Abdülhamit devrinde pek karışık siyasi hâdiseler de cereyan etti Sırbistan ve Karadağ isyanlarını bahane eden Ruslar 1877 de Osmanlı imparatorluğuna harb açtılar Romanya da Ruslarla ittifak etti Rus Ordusu Tunayı gecik Bulgaristan'a girdi Bulgaristan'da Plevne şehrinde Gazi Osman Pasa Ruslara karşı kahramanca dayattı Plevne'yi toprak tabyalar arkasında aylarca müdafaa etti Dünyayı kendisine hayran bırakan Gazi Osman Pasa nihayet erzak ve cephanesinin tükenmesi ve etraftan da yardim gelmemesi üzerine çaresiz kalınca Plevneyi çeviren Rus çemberini yarmak istedi Fakat bu mümkün olmadı Plevne düşünce Rus ordusu çabucak Edirne ye geldi Abdülhamit mütareke istedi bu arada Ruslar (Yeşilköy) Ayastefanos'a kadar ilerlediler Ayastefanos'ta bir muahede yapıldı Ayni yıl İngiltere, Avusturya ve Almanyanın tesiriyle Ayastefanos muahedesinin biraz hafifletilmiş sekli olan Berlin muahedesi imzalandı Balkanlarda geniş topraklar elimizden çıktı Bu acı hâdiseleri müteakip İngilizler Kıbrıs'ı daha sonra Mısır'ı, Fransızlar Tunus'u işgal etti 1897 Yunan harbinde de galip geldiğimiz halde büyük devletlerin müdahalesiyle hiçbir menfaat temin edilemedi Ayrıca Girit de elden gitti Abdülhamit müstebit ve vehimli bir padişahtı Memleketi koyu bir istibdatla idare ederken jurnalcilerin söz ve raporlarıyla birçok kimselere sürgünleri boylatıyordu Gazetelere yoğun bir sansür konmuştu Buna rağmen hürriyet fikrini öldürmek asla mümkün olmadı Hür fikirli münevverler Avrupa'ya kaçarak hürriyet mücadelesine memleket sınırları dışında da devam ediyorlardı Nihayet bu adim fikirli kimseler tarafından kurulan cemiyeti gittikçe gelişerek pek çok taraftarlar kazandı 1908 yılı temmuzunda hürriyetçilerden Enver ve Niyazi Beyler kendi emirlerindeki kıtalarla Makedonya'da dağa çıktılar Onu takibenden hâdiseler üzerine Abdülhamit 23 Temmuz 1908 de mesrutiyeti ikinci defa olarak ilân etti İkinci meşrutiyet yobaz kimselerin 31 Mart (13 Nisan 1909) hâdisesi denilen ve II Abdülhamid'in perde arkasından idare ettiği sanılan irticai isyan hareketiyle boğulmak istendiyse de , Mahmut Şevket Pasa idaresindeki Hareket Ordusunun İstanbul'a gelerek vaziyete hâkim olmasıyla ikinci meşrutiyet kurtarıldı Abdülhamit tahttan indirildi Coçukları: Ulviye Sultan, Hatice Sultan, Bedreddin Efendi, Samiye Sultan, Mehmet Selim 'Efendi, Zekiye Sultan, Naime Sultan, Abdulkadir Efendi, Ahmet Efendi, Naile Sultan, Burhaneddin Efendi, Ayşe Sultan, Sadiye Sultan, Refia Sultan, Abdurrahim Efendi, Mehmet Abit Efendi | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Osmanlı Padişahları Çarş. Ara. 08, 2010 1:21 pm | |
| MEHMET REŞAT
Babası: Abdülmecit Annesi: Tirimüjgan Sultan Doğum Tarihi: 11 Eylül 1842 Vefatı: 10 Şubat 1918
Meşrutiyet, ilk ve ikinci defa II Abdülhamit zamanında ilân edilmişsede, saltanatı müddetince meşrutiyet hükümdarı olmak Sultan Mehmet Resad'a müyesser olmuştur müşfik ve halim selim tabiatli olan Reşat bir meşrutiyet hükümdarı olarak iz bırakmıştır Zaten kendisi de meşrutiyet hükümdarı tanınmak arzusunu birçok defalar bizzat tekrarlamıştır Onun için aslında kuvvetli bir şahsiyete de sahip bulunmayan Mehmet Resad'in selefleri misillû şahsi icraatından ziyade rejim icabı elbette devrine ait icraatı ele almak lazımdır M Resad'in padişahlığını kaplayan devrenin en büyük parçasını Ittihad ve Terakki partisinin iktidarı ile geçti Ittihad ve Terakkinin zaman zaman diktatörlüğe varan SIKI idare tarzı memleket içi hâdiselerinin en mühim tarafını ve hususiyetini teşkil eder Meşrutiyet devrinde Mehmet Reşat padişahken çıkan üç mühim harb Osmanlı imparatorluğunu hedef tutmuş ve felâketler birbirini takip etmiştir Önce 1911 de İtalyanların Trablusgarb'a hücumları ile başlayan harb, Traslubgarp ve on iki adananın elden gitmesiyle bitmiştir İtalyan harbi sona ermeden Yunan, Bulgar, Karadağ ve Sırbistan hükümetleri aralarında birleşmişler ve Balkan harbini açmışlardır Balkan harbi idaresizlik ve tedbirsizlik yüzünden tam bir felaket olmuş, kısa zamanda bütün Rumeli toprakları elimizden çıkmıştır Kaynak Forum: İslami Forum http://www.cennetyolculari.net//showthread.php?t=22196 1914 senesi temmuzunda Avrupa'da patlak veren Birinci Dünya harbinde Almanlar tarafından iltihakla iştirak edilmiş, Türk milletinin müthiş fedakârlık ve kahramanlığına rağmen bu harbde İttifak Devletlerinin mağlubiyeti Osmanlı İmparatorluğu için bir tasfiye mücadele sekline müncer olmuştur Birinci Cihan Harbinde Türk orduları Çanakkale, Kafkas, Galicya ve Irak-Mısır cephelerinde çarpışmıştır Çanakkale müdafaasi Türk tarihi için ayrı bir sehamet faslı teşkil etmektedir Bilhassa Mustafa Kemalin Ari burnu müdafaasi ve Ana fartalar muhabereleri Çanakkale müdafaasının en parlak sahibelerini doldurmaktadır Coçukları: Ömer Hilmi Efendi, Ziyaeddin Efendi, Mahmut Necmeddin Efendi | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Osmanlı Padişahları Çarş. Ara. 08, 2010 1:22 pm | |
| MEHMET VAHDEDDİN
Babası: Abdülmecit Annesi: Gülûstu Hanim Doğum Tarihi: 1 Şubat 1861 Vefatı: 15 Mayıs 1926 Italyada San Remo şehrinde ölümü
Birinci Dünya Harbi müttefikler aleyhine hızlı inkisaflar kaydettigi sırada Mehmet Resad'in ölümü üzerine tahta gecen Mehmet Vahdeddin, Osmanlı padişahlarının sonuncusudur Vahdeddin, tahta geçtiği günlerde İngilizler Kudüs'ü almışlar, Irakta da Musul'a kadar ilerlemişlerdi Bilâhare mağlubiyet katileştiğinden padişahlığının dördüncü ayinin sonunda Mondros mütarekesi imzalanarak harbe son verildi Mütarekenin imzası üzerine devleti harbe sokmuş bulunan Ittihad Terakki partisi büyükleri memleketten kaçtıklarından, harbin felâketli neticelerinin tasfiyesi isi Vahdeddin'in omuzlarına kalmıştı Lâkin Mehmet Vahdeddin, bu kadar ağır yükü kaldıracak ve selâmet yolunu açacak bir şahsiyet olmadıktan başka, milletinin istiklâl azminin neler yapmaya kadir olabileceğini seziü takdir edememesi de kendisini hainlik derecesine bardiracak ağır hatalar islemeye kadar götürdü Bilhassa Damat Ferit gibi düşmanların her dediğine boyun eğen bir adamı defalarca sadaret makamına getirmesi ve sadrazamı ile birlikte Anadolu'daki millî harekete cephe alması, memleketi kurtarmak için didinen Mustafa Kemal'i idama mahkum eden fetva çıkarttırması affedilir şeyler değildir Millet en kara günlerini o padişahken yasamış ve vatan toprakları yer yer düşman istilâsına uğramış Türk tarihinin en kara vesikası olup yalnızca kağıt üzerinde kalan Sevr Muahedesi onun sadrazamı olan Damat Ferit Pasa tarafından imzalanmıştır Mehmet Vahdeddin düşmanların yaptıklarına seyirci kalır ve katta boyun eğerken Mustafa Kemal önderliğinde Türk milletinin teşkilâtlanması ve silâhlı mücadelesi devam etti 23 Nisan 1920 de Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılmasıyla millet tam bir hükümete de kavuştu Güneyde Fransızlarla, doğuda Ermenilerle ve Gürcülerle yapılan çarpışmalar muvaffakiyete ulaştırıldıktan sonra Bati cephesinde Yunanlara karşı daha şiddetle vuruşuldu İnönü harblerini Sakarya zaferi , onu da Büyük Taarruz takibederek Yunan kuvvetleri ezilip 9 Eylül 1922 de Türk askeri İzmir'e girdi, ve vatan kurtarıldı İstanbul ve Doğu Trakya'nın kurtarılışı da Mudanya mütarekesi ile temin edildikten sonra 1 Kasım 1922 de Büyük Millet Meclisince saltanat ilga edildiğinden, Vahdeddin'in hükümdarlığı ile birlikte Osmanlı padişahlığı da sona ermiş oldu Coçukları: Ulviye Sultan, Sabiha Sultan , Ertuğrul Efendi | |
| | | | Osmanlı Padişahları | |
|
Similar topics | |
|
Similar topics | |
| |
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|