İslami Bilgiler Paylaşım Sitesi http://islami.webyardim.org |
|
| Dini Sözlük [A'dan Z'ye] | |
| | |
Yazar | Mesaj |
---|
usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:38 am | |
| | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:38 am | |
| | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:38 am | |
| AMEL: İş, ibâdet Ameller, niyete göre iyi veya kötü olur (Hadîs-i şerîf-Buhârî, Müslim) Allahü teâlâ sûretlerinize ve amellerinize bakmaz, kalblerinize ve niyetlerinize bakar, yâni iyi niyetle olan amellerinize kıymet verir (Hadîs-i şerîf-Câmi-us-Sagîr) Bildiği ile amel eden kimseye Allahü teâlâ bilmediğini öğretir (Hadîs-i şerîf-Berîka) Allahü teâlânın affı ile Cehennemden kurtulursunuz Rahmeti ile Cennete girersiniz Amellerinize göre mertebeniz ve dereceniz olur (Avn bin Abdullah) Amellerin en kıymetlisi, mü'minin kalbine sürûr (sevinç) vermektir (mü'mini sevindirmektir) (Muhammed bin Sûka) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Amellerin kabûl olması ihlâsa, yâni bütün işleri yalnız Allahü teâlânın rızâsına, sevgisine kavuşmak için yapmağa bağlıdır (İmâm-ı Rabbânî)
Amel Defteri: İnsanların dünyâda iken yaptığı bütün işlerinin yazıldığı ve Arasât meydanında herkese verilecek olan defter Bir kimse kıyâmette mîzâna getirilir Sonra herbirinin büyüklüğü, gözün görebileceği uzunlukta olan doksan dokuz amel defteri getirilir Bu defterlerde o kimsenin iyilik ve kötülükleri yazılıdır (Hadîs-i şerîf-Eş-Şerîa) İnsanlar kıyâmet günü bir yerde toplanırlar Onların üzerine siyâh bir bulut gelir O bulut, insanlar üzerine amel defterlerini yağdırır Mü'minin amelleri, sanki gül yaprağı üzerine yazılmıştır Kâfirlerin ise, sedir yaprağı üzerine yazılmış gibidir (İmâm-ı Gazâlî) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:39 am | |
| | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:39 am | |
| Amel-i Sâlih: İyi amel, yararlı iş Allahü teâlânın râzı olduğu, beğendiği iş, ibâdet Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki: Erkek ve kadından her kim mü'min (îmânlı) olarak amel-i sâlih işlerse, işte onlar Cennet'e girerler, orada hesâbsız olarak, rızıklandırılırlar (Mü'min sûresi: 40) Bir kimse, zulm yâni günah işleyip, sonra tövbe eder amel-i sâlih işlerse, Allahü teâlâ tövbesini elbette kabûl eder (Mâide sûresi: 39) Rabbine kavuşmak isteyen bir kimse, amel-i sâlih, işlesin ve Rabbine kullukta hiç ortak koşmasın (Kehf sûresi: 110) Amel-i sâlih, İslâm'ın beş rüknü, direğidir İslâm'ın bu beş temelini, bir kimse hakkı ile kusûrsuz yaparsa, Cehennem'den kurtulması kuvvetle umulur Çünkü bunlar aslında sâlih işler olup, insanı günahlardan ve çirkin şeyleri yapmaktan korur Nitekim , Kur'ân-ı kerîmde Ankebût sûresi kırk beşinci âyetinde meâlen; "Kusursuz kılınan bir namaz, insanı kötü, çirkin işleri işlemekten korur" buyruldu (İmâm-ı Rabbânî) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] İnsan kabre konulduğunda dünyâda iken yaptığı amel-i sâlihleri güzel sûrette, güzel kokulu ve güzel elbiseli olarak yanına gelir "Beni bilmez misin?" der O da der ki: "Sen kimsin ki, Allahü teâlâ seni benim şu garîb olduğum zamanda bana ihsân eyled i" O da der ki: "Ben senin sâlih amelinim (işlerinim) Korkma, mahzûn olma! Biraz sonra Münker ve Nekîr melekleri gelirler ve sana süâl ederler Onlardan korkma!" der (İmâm-ı Gazâlî) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:40 am | |
| Amelde Mezheb: Mutlak müctehid denilen derin âlimin, Kur'ân-ı kerîm, hadîs-i şerîf, icmâ ve Eshâb-ı kirâma âit nakilleri esas alarak, iş ve ibâdetle ilgili hükmü açıkça bildirilmeyen husûslarda çıkardığı hükümlerin hepsi (Bkz Müctehid) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]Amelde mezheblerin hak olanı dörttür Bunlar: Hanefî, Şâfiî, Mâlikî ve Hanbelî mezhebleridir Bu dört mezheb, îtikat (inanç) bakımından birbirlerinden ayrı değildir Hepsi Ehl-i sünnet olup, îmânları, inanışları, birdir Yalnız amel bakımından bâzı u fak şeylerde ayrılmışlardır Böyle ayrılmaları Allahü teâlânın rahmeti olup, müslümanlar için kolaylıktır (Ahmed Cevdet Paşa ve Şehristânî | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:40 am | |
| ÂMENTÜ: İslâm dîninde inanılması lâzım olan altı temel esas Âmentü ve mânâsı: Âmentü billahi ve melâiketihî ve kütübihî ve rusulihî vel yevmilâhiri ve bil kaderi hayrihî ve şerrihî minellahi teâlâ vel-ba'sü ba'delmevti hakkun eşhedü enlâ ilâhe ill ve eşhedü enne Muhammeden abdühu ve resûlühü (Allahü teâl âya, meleklerine, kitablarına, peygamberlerine, âhiret gününe, kaderin, hayır ve şerrin Allah'tan olduğuna îmân ettim Öldükten sonra dirilmek haktır Allah'tan başka ilâh olmadığına, Muhammed aleyhisselâmın Allah'ın kulu ve resûlü olduğuna şehâdet e derim) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Âmentü'de bildirilen altı şeyin mânâlarını bilip, beğenip, kabûl eden kimseye mü'min denir (Kemahlı Feyzullah Efendi) Müslüman olmayan bir kimse, kelîme-i tevhîdi söyleyip mânâsına kısaca inanınca, o anda müslüman olur Fakat her müslüman gibi, bunun da imkân bulunca Âmentü'nün esaslarını ezberlemesi ve mânâsını iyice öğrenmesi lâzımdır (Damâd) Bir çocuk küçük iken anasının babasının dînine tâbi olarak müslümandır Bâliğ olunca anasının babasının dînine tâbi olması devâm etmez İslâmiyet'i bilmiyerek bâliğ olunca, mürted olur, müslümanlıktan çıkar Bu sebeble âkıl-bâliğ olmadan önce çocuğa kelime-i tevhîdi Âmentü'yü ve bunların mânâlarını öğretmelidir Çocuk bunlara ve İslâmiyet'e uymak lâzım olduğuna inanmalıdır (İbn-i Âbidîn) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:40 am | |
| ÂMÎ: İlmi olmayan kimse Mukallid Çoğulu avâm'dır (Bkz Avâm)
ÂMİL: İş yapan 1 İslâmiyet'in emirlerini yapıp, yasaklarından sakınan Allahü teâlâ sizden ilmi almak için, ilmiyle âmil olan âlimleri kaldırır, câhiller kalır (Bunlar) dinden suâl edenlere, kendi akılları ile cevâp verip insanları doğru yoldan ayırırlar (Hadîs-i şerîf-Buhârî) Kıyâmet gününde, Resûller minberler üzerindedirler Her bir Resûlün minberi kendi mertebesi miktârıncadır Ulemâ-i âmilîn, yâni Ehl-i sünnet îtikâdında olan ve bildikleri ile amel eden âlimler dahi nûrdan kürsîler üzerinde olurlar (İmâm-ı Gazâlî) 2 Herhangi bir bölgenin zekât, harac, öşr ve ganîmetlerinin tahsîli (toplanması) için, halîfe, sultan, melik veya emir tarafından vazîfelendirilen ve yerine göre dînin emirlerini öğreten me'mur Allahü teâlâ, Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki: Sadakalar (zekâtlar), Allahü teâlâdan bir farz olarak, ancak fakirlere, miskinlere, âmillere kalbleri müslümanlığa ısındırılmak istenilenlere, (efendisinden kendisini satın alıp, borcunu ödeyince âzâd olacak) kölelere, borçlulara, cihâd ve hac yolunda olup, muhtaç kalanlara, (kendi memleketinde zengin ise de, bulunduğu yerde yanında mal kalmamış ve çok alacağı varsa da alamayıp muhtaç düşen) yolda kalmışlara mahsûstur (Tevbe sûresi: 60) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Halka zulmeden âmiller Cennet'e giremez (Hadîs-i şerîf-Kitâb-ül-Emvâl) Hazret-i Ömer, bir gün cemâate şöyle hitâb etti: "Ey mü'minler! Allahü teâlâya yemîn ederim ki, âmilleri sâdece zekâtlarınızı toplamaları için göndermiyorum Onları size; dîninizi öğretmeleri, rehberlik etmeleri için gönderiyorum Allahü teâlâ şâhid, kime bunun hâricinde muâmele yapılırsa bana haber versin Onun hakkını alıp, gerekeni yaparım Nefsim yed-i kudretinde olan Allahü teâlâya yemîn ederim ki, bir âmil halktan birisini dövse, ondan dövdüğü kimsenin hakkını alırım" (Ebû Ubeyd bin Sellâm) | |
| |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:41 am | |
| ÂMİN: Kabûl et mânâsına, duâ sonunda söylenen söz Her kim namazdan sonra imâm ile duâ edip, âmin derse, âmin kelimesinin harfleri dörttür, her harfine bin melek nâzil olur (iner) Bunlar tâ kıyâmet gününe kadar bu kimse için duâ ederler (Hadîs-i şerîf-Miftâh-ül-Cenne) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Allah'ım! Bize, yeterli rızık, bedenimize sıhhat, ölümden önce tövbe etmek, ölürken rahatlık, ölümden sonra mağfiret (bağışlanmak) ve ateşten kurtuluş, Cennet'e girmek, dünyâ ve âhirette âfiyet nasîb eyle! Âmin (Kitâb-üs-Salât) Bir kimse elindeki kat'î (kesin) haram olan maldan sadaka verse ve sevâb umsa, alan fakir de haram olduğunu bilerek verene Allah râzı olsun dese, veren veya başka bir kimse âmin dese hepsi küfre girer (Ahî Yûsuf Çelebi) Cemâatle namaz kılarken imâm (Veled-dâllîn) deyince, imâm ve cemâatin ve yalnız kılanın, kendisi Fâtiha-i şerîfeyi bitirdikte, yavaşça (âmîn) demeleri sünnetdir (Halebîy-i Sagîr) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:41 am | |
| AN'ANE: Âdet, örf (Bkz Örf ve Âdet)
ANÂSIR-IERBE'A: Dört temel unsur Maddelerin asıllarını teşkil ettiği kabûl edilen dört unsur; toprak, su, hava, ateş Allahü teâlâ mahlûkları, anâsır-ı erbe'adan yarattı (Abdullah bin Abbâs) İnsan bedeni, anâsır-ı erbe'adan meydana gelmiştir Onların herbirinin kendilerine has bir özelliği olup, insanların tabiatı ve mizâcı üzerinde tesirleri vardır Meselâ ateş; isyân ve kibre; toprak, alçaklık ve tevâzuya; havâ, arzu ve isteğe yol açar (İmâm-ı Rabbânî) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
AND: Allahü teâlânın ismini anarak söz verme, ahd (Bkz Yemîn) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:41 am | |
| | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:42 am | |
| ANKEBÛT SÛRESİ: Kur'ân-ı kerîmin yirmi dokuzuncu sûresi Ankebût sûresi, Mekke-i mükerremede nâzil oldu (indi) Altmış dokuz âyet-i kerîmedir Sûrede; putlara ve diğer güçsüz varlıklara tapanların hâlleri, onların dünyâlık elde etmek için kurdukları tuzak ve gayretleri, ankebût denilen örümceklerin pek zay ıf olan ağına benzetildiğinden, Ankebût kelimesi, bu sûreye isim olmuştur Sûrede, mü'minlerin (inananların) Allah yolunda bâzı sıkıntılara uğrayacaklarına, bunun, kendileri için dünyâ ve âhirete âit fâidelere vesîle olacağına işâret olunmakta, bâzı peygamberlerin kıssaları kısaca anlatılarak, onların Allah yolundaki fedâkarlıkları ve netîcede muvaffak oldukları gözler önüne konulmakta, Kur'ân-ı kerîmin büyük bir mûcize olduğu ve insanlık için fazîlet vesîlesi olduğu beyân edilmekte, İslâmiyet'e cephe alanların acı sonları bildirilmekte, müslümanların, âhirette ebedî nîmetlere kavuşacakları müjdelenmekte, Allah yolunda çalışanların emeklerinin boşa gitmeyeceği, büyük mükâfatlara nâil olacakları ve daha başka hususlar bildirilmektedir Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Ankebût sûresindeki bâzı âyet-i kerîmelerde meâlen buyruldu ki: (Habîbim) Namazı vaktinde şartlarını yerine getirerek kıl Çünkü namaz insanı, aklın ve dînin beğenmediği ve yasaklanan her şeyden men eder, alıkor (Âyet-45) Müşrikler, ne olur rabbinden (Muhammed'e (aleyhisselâm) nübüvvetine delâlet eden Îsâ aleyhisselâmın sofrası, Mûsâ aleyhisselâmın asâsı gibi) mu'cizeler indirilmiş olsaydı dediler (Ey Habîbim!) Sen onlara de ki, mu'cizeler, Allahü teâlânın kudreti ve irâdesi ile olur (Ne zaman ve nasıl isterse öyle yaratırBunları yapmak benim elimde değildir) Doğrusu ben ancak O'nun azâbını size tebliğ edici, haber vericiyim Kur'ân gibi bir kitâbı sana indirmiş olmamız, onlara (mu'cize olarak) yetmez mi?Bunda, inanan kavm için, rahmet ve nasîhat vardır (Âyet: 50-51) Her canlı, ölümün tadını tadacaktır (Âyet: 57) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:42 am | |
| ARAB: Güzel Nûh aleyhisselâmın Sâm adlı oğlunun soyundan gelenler Allah katında en kıymetliniz, takvâsı çok olanınızdır Arabın Arab olmayana bir üstünlüğü yoktur Üstünlük ancak takvâ (Allahü teâlâdan korkup haramlardan sakınmak) iledir (Hadîs-i şerîf-Buhârî, Müslim) Arablar beyaz, buğday benizli olur Bilhassa Peygamberimizin (sallü aleyhi ve sellem) sülâlesi beyaz ve çok güzeldi Resûlullah'ın babası Abdullah'ın güzelliği Mısır'a kadar şöhret bulmuştu ve alnındaki nûrdan dolayı, iki yüze yakın kız evlenmek için Mekke'ye gelmişti (Seyyid Abdülhakîm Arvâsî)
ARABÎ AYLAR: Hicrî senenin on iki ayı (Bkz Kamerî Aylar) Hicrî takvimde kullanılan Arabî ayların adları sırasıyla şunlardır: 1 Muharrem, 2 Safer, 3 Rebî'ul-evvel, 4 Rebî'ul-âhir, 5 Cemâzil-evvel, 6 Cemâzil-âhir, 7 Receb, 8 Şa'bân, 9 Ramazan, 10 Şevvâl , 11 Zilka'de, 12 Zilhicce Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
ARABÎ SENE: Peygamberimizin (sallü aleyhi ve sellem) Mekke'den Medîne'ye hicret ettiği mîlâdî 622 senesinden başlayan kamerî veya şemsî sene (Bkz Hicrî Kamerî Sene, Hicrî Şemsî Sene) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:43 am | |
| | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:43 am | |
| | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:44 am | |
| | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:44 am | |
| ARASÂT MEYDANI: Öldükten sonra insanların ve diğer canlıların diriltilip toplanacakları meydan Buraya mevkıf ve mahşer de denir (Bkz Mahşer) Kıyâmet günü eshâbımdan herbiri, kabirlerinden kalkarken, vefât ettiği memleketin bütün mü'minlerinin önlerine düşerek ve onları nûr ve ışık saçarak Arasât meydanına götürür (Hadîs-i şerîf-Tirmizî) Kıyâmette herkes Arasât meydanında elli mevkıfte (yerde) durdurulur Her mevkıfte bin sene kalırlar (Kadızâde Ahmed Efendi) Arasât meydanında meşakkat (zorluk) ve sıkıntıda olanlar, kâfirler ile fâsıklardır (günahkârlardır) Onların hâlleri çok korkunç olup, güneş başlarına bir mil kadar yakın gelir Herkes günâhı kadar terler Kimi dizine, kimi boğazına, kimi tepesine ka dar ter içine gömülürler (İmâm-ı Birgivî) Üzüntü ve pişmânlık ve kendine yanmaktan, Bir hasrettir yükselir, Arasât meydanından, Anne, gözünün nûru evlâdını tanımaz, Kardeş, ciğer pâresi kardeşini aramaz | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:45 am | |
| A'RÂZ: Varlıkta kalabilmesi için başka bir şeye muhtâc olan hâssalar (özellikler), sıfatlar Araz'ın çokluk şeklidir Her mahlûk (yaratık), ya cevher (varlıkta kalabilmesi için başka bir şeye muhtâc olmayan) dir, yâhut a'râzdır Madde, cisim, meselâ elma, altın birer cevherdir Bunların rengi, kokusu, şekli ise a'râzdır Renk cisim ile vardır, onun üzerinde görünür, cisim olmazsa, renk olmaz (Seyyid Şerîf Cürcânî)
ARÂZİ-İ HARÂCİYYE: Harac vergisine tâbi olan topraklar Müslüman olmayanlardan sulh ile alınıp harac vergisi karşılığında mülkiyeti eski sâhiplerine bırakılan veya harbde zorla alınıp müslüman olmayan sâhiplerinin elinde bırakılan, yâhut zımmînin (müslüman olmayan vata ndaşın) müslüman hükümdârın izni ile işlediği ölü topraklar Arâzi-i harâciyyenin sâhibi müslümana dahî vakf etse ve satsa böyle toprakların mahsûlünden (ürününden) yine harac alınır (İbn-i Âbidîn) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:45 am | |
| AREFE GÜNÜ: Zilhicce ayının dokuzuncu günü, kurban bayramından bir önceki gün Arefe gününe hürmet ediniz!Çünkü Arefe, Allahü teâlânın kıymet verdiği bir gündür (Hadîs-i şerîf-Riyâd-un-Nâsihîn) Arefe günü oruç tutanların, iki senelik günâhları affolur Biri geçmiş senenin, diğeri gelecek senenin günâhıdır (Hadîs-i şerîf-Riyâd-un-Nâsihîn) Arefe günü bin İhlâs okuyanın her duâsı kabûl ve bütün günâhları affolur Hepsini besmele ile okumalıdır (Hadîs-i şerîf-Riyâd-un-Nâsihîn) Kurban bayramının birinci günü ve arefe günü, hesapla, takvimle anlaşılan gün veya bundan bir gün sonra olur Bundan bir gün önce olmaz (İbn-i Âbidîn)
ÂRİF: Bilen, tanıyan, ilim ve irfân sâhibi 1 Allahü teâlânın rızâsını kazanmış, O'ndan başkasının sevgisini kalbinden çıkarmış, tasavvufta yetişip, kemâle ermiş velî zât Ârif-i billah da denir Her şeyin kaynağı vardır Takvânın (Allahü teâlâdan korkarak haramlardan, günâhlardan sakınmanın) kaynağı âriflerin kalbleridir (Hadîs-i şerîf-Künûz-ül-Hakâik) Ârif olan kimsenin alâmeti; susması, tefekkürü (Allahü teâlânın büyüklüğünü düşünmesi), gördüklerinden ibret (ders) alması ve Allahü teâlânın râzı olduğu (beğendiği) şeyleri istemesidir (S üleymân bin Cezâ)) Resûlullah efendimizin sünnetini terk edeni ve O'ndan gelen edebleri gözetmekte gevşeklik göstereni ârif zannetme (Cüneyd-i Bağdâdî) Ârif boş yere konuşmaz Devamlı Allahü teâlânın rızâsını kazanmayı düşünür (Bâyezîd-i Bistâmî) Âriflerin kalbleri Hak teâlânın azâmet ve kibriyâsına (büyüklük ve ululuğuna) hayrandır (İmâm-ı Rabbânî) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Ârif kendini herkesten aşağı bilir (İmâm-ı Rabbânî) 2 Mütehassıs olduğu ilmi, zorlanmadan tatbik eden, kullanabilen kimse Âlim ile ârif arasında fark vardır Meselâ Arabî nahv ilminin, dil bilgisinin küllî kâidelerini bilen, bu ilmin âlimidir Fakat bu bilgiyi yerinde zorlanmadan kullanabilen ise âriftir (Seyyid Abdülhakîm Arvâsî) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:46 am | |
| ÂRİYET: Bir malın menfeatini, istifâdesini bedelsiz olarak temlik etmek, vermek Belli bir yerde ve zamanda, istifâde etme şekli sınırlı olarak âriyet vermek câizdir (İbrâhim Halebî) Âriyet olarak alınan hayvanın yiyeceği kullanana (âriyet alana) âittir (Ali HaydarEfendi) Şartsız olarak âriyet verilen eve, dükkâna, tarlaya; alan (kimse) dilediğini koyabilir Âriyet alan, bunu vedîa olarak yâni güvenilen kimseye saklaması için verebilir Âriyeti alan kirâya ve rehine veremez Sâhibi isteyince ve sözleşmedeki müddeti bi tince, âriyet alınan şeyin geri verilmesi lâzım olur (İbn-i Âbidîn) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
ARŞ: Allahü teâlânın yarattığı en büyük varlık Yedi kat göklerin ve kürsînin üstünde olup, halk (madde) âleminin sonu, emr (maddesizlik) âleminin başlangıcı Arşullah, Arş-ı mecîd ve Arş-ı a'lâ da denir Âyet-i kerîmede meâlen buyruldu ki: Allahü teâlâ, gökleri ve yeri altı günde yarattı (Bundan evvel ise) Arş'ı su üzerinde idi ( Hûd sûresi: 7) Bu âyet-i kerîme, suyun, yerden ve göklerden önce yaratıldığını gösteriyor Demek ki, Arş, yerin yapısında olmadığı gibi, göklerin yapısına da benzemez Yere ve göke benzer tarafı yoktur Ancak Arş, yerden ziyâde göklere benzer Bunun için göklerden sayılmaktadır (Ahmed Fârûkî) Yedi sınıf kimseyi Allahü teâlâ hiç bir gölge bulunmayan günde, Arş'ın gölgesinde gölgelendirir: (Bu kimseler) Adâletli devlet başkanı, gençliğini ibâdetle geçiren, kalbi mescidlere bağlı olan, Allah rızâsı için birbirini sevip bir araya gelen ve bu sevgi ile ayrılan, güzel bir kadın kendini çağırdığı zaman; "Ben Allah'tan korkarım!" diyen, sağ elinin verdiği sadakayı, sol eli bilmeyecek şekilde gizli veren ve yalnız iken Allahü teâlâyı zikredince (anınca), Allah korkusundan ağlayan (Hadîs-i şerîf-Buhârî, Müslim) Arş-ı a'lâ, Allahü teâlânın şaşılacak mahlûklarından (yarattıklarından) biridir ve mahlûkların en şereflisidir Her şeyden daha sâf ve nûrludur (İmâm-ı Rabbânî) Namazın kıblesi Kâbe olduğu gibi, duânın kıblesi de, Arş'tır Bunun için duâda eller kaldırılıp, avuç içleri semâya doğru açılır (İmâm-ı Gazâlî) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:46 am | |
| ARTIK: Bir kaptan veya alanı yirmi beş metre kareden az olan küçük havuzdan bir canlı yiyip-içtikten sonra geriye kalan su Mü'minin artığı şifâdır (Hadîs-i şerîf-Keşf-ül-Hafâ) Domuzun, köpeğin ve yırtıcı hayvanların ve henüz fâre yiyen kedinin artıkları, etleri ve sütleri kaba necâsettir Bunları yemek içmek haramdır İlâç olarak da kullanılmaz Henüz şarap ve alkollü içki içmiş insanın da artığı böyledir Eşek ve katır ar tığı temizdir Fakat temizleyici olup olmadığı yâni bu artık su ile gusül ve namaz abdesti alınıp alınmıyacağı, necâseti (pisliği) temizleyip temizlemiyeceği şüphelidir Yaban eşeğini yemek câizdir ve artığı temizdir (İbn-i Âbidîn) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Eti yenen hayvanların ağzına necs (pislik) sürülmedikçe artıkları temizdir Denizde ve karada yaşayan, akıcı kanı olmayan hayvanlar da böyledir, artıkları temizdir (Abdullah Mûsulî)
ARZ-TALEB: Üreticinin piyasaya belli fiyatla mal sürmesi ve tüketicinin de piyasadan mal çekmesi hâdisesi İslâmiyet'te bey' ve şirâ (satış ve alış), arz ve taleb esâsına göre yürür (MSıddık bin Saîd) Bir malın arz ve talebi, belli bir piyasa fiyâtında dengeye gelir Bu fiyatın altındaki fiyatlarda talep fazlası, üstündeki fiyatlarda arz fazlası meydana gelir Talep fazlası durumunda arz yeterli olmayacak, tükeciler istediği malı temin etmek için daha yüksek fiyatlarla aynı miktârda malı satın almaya hazır olacaklardır Arz fazlası olunca bu durumda üreticiler ellerindeki stokları önlemek için daha düşük fiyatlarda aynı miktar malı satmayı kabul edecekler, böylece fiyatlar düşecektir (Yeni Rehber Ansiklopedisi) Bir ekonomide tek bir malın arz ve talebinin yanısıra, toplam arz ve talepten de söz edilebilir Toplam arz ve talep dengesi, belirli bir fiyatlar genel seviyesinde sağlanır Toplam arz fazlası işsizliğe, toplam talep fazlası ise enflasyona yol açar Toplam arz talep dengesine, iktisâdî istikrâr adı verilir (Yeni Rehber Ansiklopedisi) __________________ | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:47 am | |
| ASÂ: Baston Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyuruyor ki: Biz Mûsâ'ya dedik ki: Korkma! Sen onlara elbette gâlip geleceksin Elindeki asânı yere bırakıver (Onların asâlarının iplerinin çokluğuna, bunların yılan şeklinde görünmelerine aldırma ki) senin asân, onların yaptıklarının hepsini yutar Zîrâ onların yaptıkları şeyler (ip ve asâların yılan şeklinde görünmesi) , sihirbazlık hîlesidir Sâhir (sihir, büyü yapan) nerede olsa felâh bulamaz (Tâhâ sûresi: 68, 69) Gök yüzünde Îsâ ile, Tûr Dağı'nda Mûsâ ile, Elindeki asâ ile, Çağırayım Mevlâm seni Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] (Yûnus Emre)
ASABE: Baba tarafından akrabâ, hısım Allahü teâlânın Kur'ân-ı kerîmde hisse (pay) takdîr edip bildirdiği vârislerden (Eshâb-ı ferâizden) sonra gelen ve belli bir payı olmayıp artan malı almaya hak kazanan, ölene erkek vâsıtasıyla bağlanan erkek akrabâ veya bâzı durumlarda bunlar gibi vâris olan kadınlar Hak sâhiplerine paylarını veriniz Arta kalan asabeye âittir (Hadîs-i şerîf-Buhârî) Kendileri Eshâb-ı ferâizden iken erkek kardeşleri ile berâber bulunduklarında asabe olan kadınlar şunlardır: Kızlar, oğlun kızları, anababa bir kız kardeşler ve baba bir kız kardeşler Oğul en kuvvetli asabe olup, oğul bulunduğu zaman, diğer asabeler in hiç biri asabe olmaz (Mevkûfât) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:47 am | |
| | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:47 am | |
| | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:48 am | |
| ASHÂB: Peygamber efendimizi sağlığında peygamber iken bir ân gören, eğer âmâ ise (gözleri görmüyorsa) bir ân konuşan büyük ve küçük müslümanlar Tekili sâhib'dir (Bkz Eshâb, Sahâbe)
ÂSÎ: İsyân eden, emre karşı gelen, itâatsizlik eden 1- Allahü teâlânın emir ve yasaklarına uymayan, günâhkâr Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki: Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Allahü teâlânın ve Resûlünün (Muhammed aleyhisselâmın) emirlerine âsî olanlar, beğenmeyenler, (asra, fenne uygun değildir, modern ihtiyaçlara kâfi değildir diyenler) kıyâmette Cehennem ateşinden kurtulamayacaklardır Bunlara Cehennem'de, çok acı azâb vardır (Nisâ sûresi: 14) Melekler emrolundukları şeyde Allahü teâlâya âsî olmazlar ve emr olundukları şeyi yaparlar (Tahrîm sûresi: 6) Ana-babaya iyilik etmek; nâfile namaz, oruç ve hac ibâdetlerinden daha üstündür Ana-babasına hizmet edenlerin ömrü bereketli ve uzun olur Ana-babasına karşı gelip, onlara âsî olanların ömürleri bereketsiz ve kısa olur Ana-babasına âsî olan mel'ûndur (Hadîs-i şerîf-Miftâh-ul-Cenne) Îmânsız gitmenin sebepleri kırk kadar olup, bunlardan birisi de anaya babaya âsî olmak, yâni İslâmiyet'e uygun olan emirlerini dinlememektir (Kutbuddîn İznikî) Âsî mü'min tövbe etmezse veya şefâate kavuşmazsa yâhut Allahü teâlâ affetmezse, Cehennem'e girip yanar ise de îmânı olduğu için Cehennem'de sonsuz kalmaz (Reyhâvî) 2 Hükûmete, devlete baş kaldıran Bâgî Müslümanlar devlete âsî olmaz Fitneye, isyâna karışmaz Kânunlara karşı gelmez (Abdülganî Nablüsî) __________________ | |
| | | | Dini Sözlük [A'dan Z'ye] | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|