İslami Bilgiler Paylaşım Sitesi http://islami.webyardim.org |
|
| Dini Sözlük [A'dan Z'ye] | |
| | |
Yazar | Mesaj |
---|
usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:48 am | |
| ASL: 1 Kök, temel, esas Nefsin hastalıklarını tedâvî eden şeylerin aslı beştir 1) Az yemek, mideyi fazla doldurmamak, 2)Başa gelen işlerden Allahü teâlâya sığınmak, 3) Fitne yerlerinden kaçmak, 4) Devamlı istiğfar ve Resûlullah efendimize salât ve selâm okumak, 5) Allahü t eâlânın emirlerini yerine getirmeye, rızâsını kazanmaya çağıran kimse ile berâber olmak (Ahmed Zerrûk) 2-Soy, neseb Zevil-erhâm adı verilen vârisler beş sınıf olup, ikinci sınıf meyyitin aslıdır Bunlar fâsid cedler (dedeler) ve fâsid ceddeler (büyük anneler) ve bunların anaları ve babalarıdır Meyyitin anasının babası ve bunun babası veya anası fâsid ced ve cedde lerdir (Muhammed Secâvendî) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
ASR (Asır): 1 Zaman, devir, yüz yıllık zaman Hadîs-i şerîflerde buyruldu ki: Zamanların en hayırlısı benim asrımdır Ondan sonra kıymetli olan, benim asrımdan sonra gelen asırdır Daha sonra kıymetlisi, onlardan sonra gelen asrın müslümanlarıdır Bunlardan sonra, yalancılık yayılır Şâhid olmaları istenmediği hâlde, yalancı şâhidlik yapılır (Hadîs-i şerîf-Buhârî) Benden sonra her asırda bir âlim çıkar, dînimi kuvvetlendirir (Hadîs-i şerîf-Ebû Dâvûd) 2 İkindi vakti | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:49 am | |
| Asr-ı Evvel: İmâmeyn'e (İmâm-ı Ebû Yûsuf ve İmâm-ı Muhammed'e) göre ikindi vaktinin başlama zamânı Asr-ı Sânî: İmâm-ı a'zam'a göre ikindi namazının başlama zamânı Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]İslâm memleketlerinde ikindi ezânları, asr-ı evvele göre okunmaktadır İkindi namazı, asr-ı sânîde yâni bu ezândan kışın 36, yazın ise 72 dakîka sonra kılınırsa, İmâm-ı a'zâm'a uyulmuş olur (İbn-i Nüceym) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:49 am | |
| Asr-ı Seâdet: Mutluluk devri Peygamber efendimizin yaşadığı mübârek, bereketli ve hayırlı devir Zamân-ı seâdet ve vakt-i seâdet de denir Asr-ı seâdet, zamanların en iyisidirSevgili Peygamberimiz; "Asırların en iyisi benim asrımdır" buyurmuştur (İmâm-ı Rabbânî) Resûl-i ekrem efendimizin eshâbı (arkadaşları) buyurdu ki: "Sizin gözünüzde kıl kadar önem vermediğiniz öyle işleriniz var ki, asr-ı seâdette biz bunları büyük günâhlardan sayardık" (İmâm-ı Gazâlî) En mes'ûd en kazançlı kimse, dinsizliğin çoğaldığı zamanda unutulmuş sünnetlerden birini meydana çıkaran ve yayılmış bid'atleri yok eden kimsedir şimdi öyle bir zamandayız ki, insanların en iyisinden yâni Peygamberimizin asr-ı seâdetinden uzaklaştık ça, sünnetler örtülmekte, yalanlar çoğaldığı için bid'atler yayılmaktadır Bir kahraman lâzımdır ki, sünnete yardım edip, bid'atı durdursun Bid'atı yaymak, İslâm dînini yıkmaktır Bid'at çıkarana ve işleyenlere hürmet etmek, onları büyük bilmek, İsl âmiyet'in yok olmasına sebep olur (İmâm-ı Rabbânî) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:49 am | |
| Asr Sûresi: Kur'ân-ı kerîmin yüz üçüncü sûresi Asr sûresi, Mekke-i mükerremede nâzil oldu (indi) Üç âyettir Sûrede insanların zararda oldukları, bu kötü durumdan kimlerin kurtulacakları haber veriliyor (Taberî, İbn-i Abbâs) Asr sûresinde meâlen buyruldu ki: Asra yemin olsun ki, muhakkak insan (ömrünü yalnız geçici dünyâ isteklerine kavuşmak için harcadığından) büyük bir (zarar ve) ziyândadır Ancak îmân edenlerle, sâlih (iyi işler) amel yapanlar, birbirlerine hakkı, (inanılması ve yapılması lâzım olan şeyleri ve ibâdetleri yapmak, günâhlardan sakınmak husûsunda) sabrı tavsiye edenler böyle değil (onlar zararda ve ziyânda değildirler) (Âyet: 1-3) Kim Asr sûresini okursa, Allahü teâlâ onun günahlarını affeder Hakkı ve sabrı tavsiye edenlerden olur (Hadîs-i şerîf-Envâr-ut-Tenzîl ve Esrâr-üt-Te'vîl) Kur'ân-ı kerîmde başka hiç bir sûre nâzil olmasaydı, inmeseydi şu pek kısa olan Asr sûresi bile, insanların dünyâ ve âhiret seâdetlerini te'mine yeterdi Bu sûre, Kur'ân-ı kerîmin bütün ilimlerini içine alır (İmâm-ı Şâfiî) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:50 am | |
| | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:50 am | |
| ÂŞİR: İslâm devletlerinde, şehir dışında durarak; müslüman tüccârdan o anda yanında bulunan ticâret malının zekâtını, müslüman olmayanlardan ise, gümrük denilen vergiyi toplayan me'mur Hükûmetin âşirlerle müslüman tüccardan zekâtları toplaması, onların bu ibâdeti yerine getirmelerine yardımcı olmak içindir ( İbn-i Hümâm) İslâm devletlerinde yaşayan zımmî (gayr-i müslim vatandaş) ve harbî (İslâm hükûmetinden izin alarak, müslüman memleketine giden pasaportlu gayr-i müslim) tüccârın, mal ve can güvenliklerinin korunmasına karşılık her çeşit ticâret mallarından alınan v ergiler de âşirler tarafından toplanırdı (İbn-i Âbidîn) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]Amr bin Şuayb şöyle rivâyet etti: Müslüman olmayan Menbic halkı, hazret-i Ömer'e mektûb yazarak; "Bize memleketine girmemize izin ver, ticâret yapalım Biz kazanır size de vergi veririz" dediler Hazret-i Ömer, Eshâb-ı kirâmı (Peygamber efendimizin a rkadaşlarını) toplayıp, mes'eleyi istişâre etti, görüştü Uygun görülünce, âşirler vâsıtasıyla uşr (gümrük vergisi) denilen bir vergi almaya karar verdiler Harbîlerden ilk gümrük vergisi, hazret-i Ömer zamânında alındı (İmâm-ı Ebû Yûsuf) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:51 am | |
| AŞK: Şiddetli sevgi Allahü teâlâyı ve O'nun sevdiklerini çok sevmek Buna hakîkî aşk denir Hakîkî aşk, nefsi terbiye eder, ahlâkı güzelleştirir; insanın kalbinde bir ateş olup, Allah sevgisinden başka her şeyi yakar, yok eder Hak âşığı olanın sözü, işi ve düşüncesi doğru ve saftır (İbrâhim Hakkı Erzurûmî) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]Aşk-ı İlâhî: Allahü teâlâyı çok sevme hâli Aşk-ı ilâhînin alâmeti, Allahü teâlânın emirlerine çok uymaktır (İmâm-ı Rabbânî) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:51 am | |
| AŞR (Aşır): On Bir cemâat içerisinde ve daha çok cemâatle kılınan namazlardan sonra Kur'ân-ı kerîmden sesli olarak okunan on âyet veya bu mikdara yakın bir bölüm ÂŞÛRE GÜNÜ: Hicrî senenin ilk ayı olan Muharrem ayının onuncu günü Bir kimse Âşûre günü oruç tutsa, Allahü teâlâ ona bir şehîd sevâbı verir Âşûre günü oruçlu olan için, yedi gök ehlinin sevâbını yazar Âşûre günü, bir mü'mine iftâr verene, ümmet-i Muhammed'in hepsine iftâr ettirmiş gibi sevâb yazılır Âşûre günü bir yetimin başını okşıyana, Allahü teâlâ o yetimin başındaki kıllar kadar Cennet'te derece verir (Hadîs-i şerîf-Gunyet-üt-Tâlibîn) Muharrem ayı, İslâm dîninde kıymetli olduğu bildirilen dört aydan biridir Aşûre gecesi bu ayın en kıymetli gecesidir Nûh aleyhisselâm tûfânda gemisinde aşûre tatlısı pişirdiği için müslümanların, Muharrem'in onuncu günü aşûre pişirmesi ibâdet olmaz Bugün aşûre pişirmeyi ibâdet sanmak günâhtır (Muhammed Sıddîk bin Saîd) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:51 am | |
| ATÂ: İhsân, lütuf, bağış Buna atiyye de denir (Bkz Atiyye) Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyuruyor ki: Biz (dünyâyı isteyenlerin de, âhireti isteyenlerin de) her birine, kısmet ettiğimiz rızkı veririz Bu, Rabbinin atâsındandır (İsrâ sûresi: 20) ATEİST: Dehrî, dinsiz Kötülüklerin en kötüsü, Allahü teâlâya inanmamak (ateist olmak) tır (Hadîs-i şerîf-Berîka) Ateistler, Allahü teâlâya inanmazlar "Her şey tabîat kânunları ile vâr oluyor Bir yaratıcı yoktur Dehr yâni zaman ilerledikçe, her şey değişmektedir" derler (Seyyid Şerîf Cürcânî) Kitablarında din ile mücâdele eden ve "Dinleri yok etmek, materyalizmin, marksizmin alfâbesidir" diyen Lenin, iktidârı ele geçirdikten sonra Rusya'da ateistler birliğini kurmuştur (Seâdet-i Ebediyye) Kendilerini akıllı, ilim adamı ve hiç yanılmaz sanan dinsizler üç kısımdır: 1) Ateistler 2) Herşeyi tabîat yapıyor diyen tabî'iyyeciler 3) Yunan filozofları ve bu arada Sokrat ile talebesi Eflâtun ve onun da talebesi Aristo'nun yolunda olanlar (İmâm-ı Gazâlî) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| | | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:53 am | |
| | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:53 am | |
| AVÂM: Amme'nin çoğulu, halk, topluluk 1 Müctehid (âyet ve hadîslerden şer'î yâni dînî hükümler çıkaran İslâm âlimi) olmayan, mukallid (yâni mezhebinin usûl ve kâidelerini anlayıp taklîd eden) Müctehid olmayan âlime nâkil, yâni haber iletici denir Müctehid olmayan müftîler mukalliddir Avâm, hadîs-i şerîflerden doğru mânâ çıkaramaz Bunun için müctehidlerin anladıklarına uymaları, yâni onları taklîd etmeleri lâzımdır (Feth-ul-kadîr) Dînî mes'elelerde, şöyle veya böyle yapılabilir şeklinde ruhsat (izin vermek) avâmın sözü ile olamaz Burada ancak müctehidler yetkilidir (Reddül-Muhtâr) 2 Dînî ilimlerden haberi olmayan câhiller Avâm, fetvâ kitablarını anlıyamaz Bunların, îmân ve ibâdet bilgilerini arayıp, sorup, öğrenmeleri farzdır Müctehid âlimlerin de, sözleri, vâzları ve yazıları ile önce îmân, sonra dînin temeli olan beş ibâdeti öğretmeleri farzdır (Muhammed Es'ad) Sultanlar, milletin malını, zâlimler ve haydutlardan korudukları gibi; havâss yâni müctehid âlimler de, avâmın îtikâdını (inancını) bid'atçilerin (sapıkların) şerrinden korurlar (İmâm-ı Gazâlî) 3 Olgunlaşmamış, irşâda (öğrenip, aydınlanmaya) muhtaç Kulluk zevkini tatmamış; nefs-i emmâresinin te'sirinden kurtulamamış olan Tasavvufta; takvâ, ihlâs derecelerinin en aşağısında bulunan kimseler Avâmın orucu, yemek içmek gibi şeylerden sakınmaktır (İmâm-ı Gazâlî) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:53 am | |
| AVL: İslâm mîrâs hukûkunda belirli hisse (pay) sâhiplerinin (Eshâb-ı ferâizin) mîrâstan alacakları payların toplamının ortak paydadan fazla olma hâli Avlde, hisse sâhibi mîrâscıların hisseleri orantılı olarak eksilir (Seyyid Şerîf Cürcânî) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]Zevce, ana, iki kız kardeş ve anadan iki kız kardeş bulunduğu zaman, mîrâs on ikiye taksim edilip, zevceye 3 hisse, anaya iki hisse, iki kız kardeşe sekiz hisse (her birine dörder hisse), ana bir iki kız kardeşe dört hisse (her birine ikişer hisse) v erilir ki, hisseler toplamı on yedi oluyor Şu hâlde problemin aslı on yediye (Avl) etti denir ve mîrâs on yediye taksim edilir (Mevkûfât) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:54 am | |
| AVRET: 1 İslâmiyet'te akıllı ve bâliğ (ergen ve evlenecek yaşa gelmiş) olan kimsenin namaz kılarken açması veya her zaman başkasına göstermesi ve başkasının bakması haram (günâh) olan yerleri Allahü teâlâ âyet-i kerîmede meâlen buyurdu ki: Ey Resûlüm (sall ü aleyhi ve sellem) ! Mü'min erkeklere söyle, harama bakmasınlar ve avret yerlerini haramdan korusunlar Îmânı olan kadınlara da söyle, harama bakmasınlar ve avret yerlerini haram işlemekten korusunlar (Nûr sûresi: 30) Avret yerinizi açmayınız (yâni yalnız iken de açmayınız) Çünkü yanınızdan hiç ayrılmayan kimseler (melekler) vardır Onlardan utanınız ve onlara saygılı olunuz (Hadîs-i şerîf Eşi'at-ül-Lemeât) Hanefî mezhebinde erkeklerin avret yeri göbek altından diz altına kadardır Diz avrettir Kadınların ellerinden ve yüzlerinden başka yerleri, bilekleri, sarkan saçları ve ayaklarının altı avrettir Ancak, kadınların elleri örtecek kadar uzun kollu na mazlık veya geniş baş örtüsü ile elleri örtülü olarak kılmaları daha iyi olur (İbn-i Âbidîn) Konuşmaya başlamamış olan küçük çocukların avret yerleri yalnız sev'eteyn'i yâni önü ile arkasıdır Erkek çocukların on yaşına kadar, kızların ise gösterişli oluncaya kadar galîz (kaba) avretlerine (göğüs, koltuk, böğür, uyluk, diz ve sırtlarına), bu ndan sonra bütün avretlerine bakmak câiz değildir, günâhtır (İbn-i Hümâm) Hamamda çok oturma Hamamda göbeğin ile dizlerinin arasını açma Erkeklerin ve kadınların, hamamda da avret yerlerini açmaları haramdır, günâhtır Açan da, bakan da mel'ûndur (Süleymân bin Cezâ) 2 Kadın, hanım Bir erkek, avretini döğerse, ben onun dâvâcısı olurum (Hadîs-i şerîf-Zevâcir) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:54 am | |
| ÂYÂT-I HIRZ: Okunduğunda veya üzerinde taşındığında Allahü teâlânın muhâfazasına (korumasına) kavuşmaya vesîle (sebeb) olan âyet-i kerîmeler Bir köylü, Resûlullah'ın (sallü aleyhi ve sellem) yanına geldi Kardeşinin ağır hasta olduğunu söyledi "Hastalığı nedir?" buyurdukta, cin çarpması dedi "Kardeşini buraya getir" buyurdu Resûl-i ekrem bâzı âyetleri okuyup, hastaya üfledi Hemen iyi olup kalktı Bu âyet-i kerîmeler şunlardır:Fâtiha, Bekara sûresi başından dört âyet, (Ve ilâhiküm) 'den başlayarak ( Ya'kılûn 'e) kadar, iki defâ 163 ve 164 âyetleri, Âyet-el kürsî ( Hâlidûn 'e) kadar, Bekara sûresi sonundaki (Lillahi) 'den başlayan üç âyet, Âl-i İmrân sûresinin (şehidü) ile başlayan on sekizinci âyeti, A'râf sûresinin (İnne Rabbeküm) ile başlayan elli dördüncü âyeti, Mü'minûn sûresinin (Fe-teâlellahü) ile başlayan yüz on altıncı âyeti, Cin sûresinin (Ve ennehû teâlâ) ile başlayan üçüncü âyeti, Sâffât sûresinin başından on âyet, Haşr sûresinin sonunda (Hüvallâhü) ile başlayan üç âyet, İhlâs ve Mu'avvizeteyn sûreleridir Abdest alıp, yedi istigfâr ve on bir salevât okuyup hastanın sıhhatine niyyet ederek,güneş doğduktan ve ikindi namazından sonra günde iki defâ âyet-i hırzı okuyup hasta üzerine üflemeli, şifâ buluncaya kadar (kırk gün kadar) devâm etmelidir (Abdülazîz Dehlevî) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:54 am | |
| AYB: Kusur ve utanılacak şey Her kim bir müslüman kardeşinin ayblarını, kusurlarını, kimsenin görmesini ve işitmesini istemediği şeylerini örterse, Allahü teâlâ da kıyâmet gününde onun ayblarını örter Her kim müslüman kardeşinin meydana çıkmasını istemediği bir şeyini ortaya çıkarır ve dile verirse, Allahü teâlâ da onun ayblarını, kimsenin bilmesini istemediği hallerini meydana çıkarır ve bu sûretle kendi evi içinde de olsa onu rezil eder Müslüman kardeşinin ayblarını örten, bir ölüyü diriltmiş gibidir (Hadîs-i şerîf-Müslim) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] İnsanların ayblarını görme İnsanların ayblarını gören onların hedefi olur (Câfer-i Sâdık) Kendisinde gördüğün bir aybdan dolayı, müslüman kardeşini kötüleme Olur ki, aynı hataya sen de düşersin ve ondan da kötü olursun (Ebû Câfer bin Sinân) Bir kimse satın aldığı bir malda ayb bulsa, tam fiyatı ile almakta veya red etmekte muhayyerdir, serbesttir (alış verişten vaz geçebilir) (İbn-i Âbidîn) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:55 am | |
| ÂYET: Alâmet, işâret, mûcize, ibret 1- Kur'ân-ı kerîmdeki sûreleri meydana getiren cümle veya cümleciklerden her biri Çoğulu âyâttır Allahü teâlâ âyet-i kerîmede meâlen buyurdu ki: Biz sana apaçık âyetler (helâl ile haramı, doğru ile yanlışı açıklayan) indirdik Onları fâsıklardan (kâfirlerden) başkası inkâr etmez" (Bekara sûresi: 99) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Kur'ân-ı kerîmde 114 sûre, 6236 âyet vardır Âyetlerin sayısının 6236'dan az veya daha çok olduğu bildirildi ise de, bu ayrılıklar, büyük bir âyetin, bir kaç küçük âyet sayılmasından veya bir kaç kısa âyetin bir büyük âyet yâhut sûrelerin evvelindeki besmelelerin bir veya ayrı ayrı âyet sayılmasından ileri gelmiştir (Ebülleys Semerkandî) Âyet-i kerîmeler kısa ve tam tercüme edilemez Müfessirler âyet-i kerîmeleri tercüme değil, uzun tefsîr ederek açıklamaya çalışmışlardır (İbn-i Hacer-i Mekkî) Âyet-i kerîme yazılı herhangi bir kâğıdın âyet kısmına abdestsiz dokunmamalı, o kâğıdı belden aşağı koymamalıdır (Hâdimî) Sübhâne rabbike âyet-i kerîmesini, sübhâne rabbinâ şeklinde değiştirmeden okumak lâzımdır (Seyyid Abdülhakîm Arvâsî) 2 Allahü teâlânın varlığını, birliğini ve kudretini gösteren alâmet, ibret, işâret Allahü teâlâ âyet-i kerîmelerde meâlen buyurdu ki: Şüphesiz göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün birbiri ardınca gelişinde insanlara yarar şeyleri, denizde akıtıp taşıyan o gemilerde, Allah'ın semâdan indirdiği suyla ölümünden sonra yeryüzünü diriltmesinde, deprenen her hayvanı orada üretip yaymasında, gökle yer arasında (Allahü teâlânın emrine) boyun eğmiş olan rüzgârları ve bulutları evirip çevirmesinde aklı ile düşünen bir kavm (topluluk) için nice âyetler vardır (Bekara sûresi: 164) 3 Mûcize (Hakîkati) bilmeyenler (veya bilip de bilmez gözükenler); "Ne olur, Allah bizimle (senin hak peygamber olduğuna dâir) konuşsa, yâhut (bu hususta) bize bir âyet gelse" dediler Onlardan evvelkiler de, tıpkı onların söyledikleri gibi söylemiş (ler) di Kalbleri birbirine ne kadar da benzemiş Bu hakîkatleri iyice bilmek isteyenlere âyetlerimizi apaçık göstermişizdir (Bekara sûresi: 118) | |
| |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:56 am | |
| Âyet-el Kürsî: Kur'ân-ı kerîmde Bekara sûresinin, fazîletiyle bilinen 255 âyet-i kerîmesi Kur'ân-ı kerîmdeki âyetlerin en üstünü Bekara sûresinde bulunan Âyet-el-kürsî'dir Bu âyet, bir evde okunduğu zaman, şeytan muhakkak oradan uzaklaşır (Hadîs-i şerîf-Tirmizî) Farz namazlardan sonra Âyet-el-kürsî okuyan kimse ile Cennet arasında ölümden başka mâni yoktur (Hadîs-i şerîf-Rûh-ul-Beyân) Evinden çıkarken Âyet-el-kürsî'yi oku Zîrâ, her işinde muvaffak olur ve hayırlı işler başarırsın Peygamber efendimiz "sallü aleyhi ve sellem" buyurdu ki: "Bir kimse, evinden çıkarken Âyet-el-kürsî'yi okursa, Hak teâlâ, yetmiş meleğe emreder, o kimse evine gelinceye kadar, ona duâ ile istigfâr ederler (Allahü teâlâdan günâhının bağışlanmasını isterler) " Evine gelince de okursan iki Âyet-el-kürsî arasındaki işlerin hayırlı olur ve fakirliğin önlenir (Süleymân bin Cezâ) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Namazlardan sonra hemen Âyet-el-kürsî okumak lâzım iken, önce selâten tüncinâyı ve başka duâları okumak bid'attır, sapıklıktır Bunları Âyet-el-kürsî'den ve tesbihlerden sonra okumalıdır (Ali Mahfûz) Fâtiha, Âyet-el-kürsî, Kâfirûn, İhlâs ve Muavvizeteyn sûrelerini okumak hastaya şifâ verir (Muhammed Osman Dehlevî) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:56 am | |
| | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 6:57 am | |
| ÂYİSE: Âdet yâni hayz görmekten ümidini kesmiş yaşlı kadın Kadın elli beş yaşlarında âyise olur Hâmile (gebe) ve âyise kadınlardan ve dokuz yaşından küçük kızlardan gelen kanlar, hayz (âdet) kanı olmaz Hastalık sebebiyle gelen bu kan istihâza yâni özür kanıdır (İmâm-ı Birgivî) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
AYN: Birşeyin kendisi 1 Boşlukta yer kaplayan ve ağırlığı olan yâni tartılabilen her şey, madde, cisim Dünyâ ayn ve araz (özellikler) dan meydana gelmiştir Meselâ kalem, silgi birer ayndır Bunların rengi, kokusu ise, arazdır (Seyyid Şerîf Cürcânî, Teftezânî) 2 Alış-verişte, belli, meydanda, mevcut ve hâzır olan veya hâzır olmayıp da bulunduğu yeri, cinsi, miktârı belli edilen mal Alış-verişte söz kesilirken, ayn olan malın kendisini vermek lâzımdır Benzeri hattâ daha iyisi olması için müşteri (alıcı) zorlanamaz Fakat müşteri rızâsı ile alırsa mukâyada satışı, yâni belli bir malı, başka belli bir mal, ile değiştirmek olur (İbn-i Âbidîn) Altın ve gümüşten başka mallar, söz kesilirken tâyin etmekle (belirlemekle) ayn olurlar Deyn olan (tâyin edilmeyen) mal altın ve gümüş, sözleşmede ayrılmadan önce kabz olunmakla (eline almak ve cebine koymakla) ayn olurlar (İbn-i Âbidîn) 3 İnsanın zekât için ayırdığı ve yanında hazır bulunan malı Ayn olan malın zekâtını ayn olarak vermek lâzımdır Ayn olan malın kırkta biri ayrılıp verilir (İbn-i Âbidîn) Deyn olan (başkasında bulunan) malın zekâtı, ayn olarak verilir Yâni, başkasında bulunan malının zekâtını, hazır olan malından vermek lâzımdır Hâzır malı yoksa başkasındaki malından zekât miktârını isteyip, teslim alıp, sonra bu fakire verilir (İbn-i Âbidîn) Ayn olan malın zekâtını deyn olarak vermek câiz değildir Yâni hâzır olan malın zekâtı olarak fakirdeki alacağını bu fakire bağışlamak câiz değildir (İbn-i Âbidîn)
| |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 7:32 am | |
| | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 7:33 am | |
| AZÂB: İşlenen günahlar sebebiyle âhirette çekilecek cezâ Allahü teâlâ, âyet-i kerîmede meâlen buyurdu ki: Nîmetlerimin kıymetlerini bilir, emrettiğim gibi kullanırsanız, onları artırırım Kıymetlerini bilmez, bunları beğenmezseniz, elinizden alır, şiddetli azâb ederim (İbrâhim sûresi: 7) Allahü teâlânın, bir kuluna rahmet etmiyeceğine, ona gadab ve azâb edeceğine alâmet, dünyâya ve âhirete faydası olmayan şeylerle meşgûl olması, zamanlarını lüzumsuz şeylerle öldürmesidir (Hadîs-i şerîf-Mektûbât-ı Rabbânî) Yâ Rabbî! Bizi gadabınla öldürme, azâbınla helâk etme ve bundan önce bize âfiyet ihsân eyle (Hadîs-i şerîf-Mir'ât-ı Kâinât) Lâ ilâhe ill diyenler, dünyâyı dinden üstün tutmadıkça, Allahü teâlânın gadabından, azâbından kurtulurlar Dîni bırakıp, dünyâya sarılırlarsa, bu kelime-i tevhîdi söyleyince, Allahü teâlâ onlara, yalan söylüyorsunuz! buyurur (Hadîs-i şerîf-Kimyâ-i Seâdet) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Nasîhatların başı şudur ki: İslâmiyet'in sâhibi olan Peygamber efendimize uymak lâzımdır Resûlullah'a uymayanlar, âhirette azâbdan kurtulamaz (İmâm-ı Rabbânî) Allahü teâlânın, bir kuluna rahmet etmiyeceğine, ona gazâb ve azab edeceğine alâmet, dünyâya ve âhirete fâidesi dokunmayan şeylerle meşgul olması, zamanlarını lüzumsuz şeylerle öldürmesidir Bir kimse, ömründen bir saati Allahü teâlânın beğenmediği b ir şeyde geçirirse, ne kadar çok pişman olsa yeridir (İmâm-ı Gazâlî) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 7:33 am | |
| ÂZÂD:
Kurtulmuş, serbest İnsanoğlu, gönül verdiği şeyin kulu olur Ârifler, Allahü teâlâdan başkasına kalblerini bağlamadıklarından, O'ndan başkasının kulu olmaktan âzâd olmuşlardır Cenâb-ı Hakk'a tam anlamıyla kul olan, O'ndan başkasına kul olmaktan âzâd olur (İbn-i Arabî)
Âzâd Etmek: Serbest bırakmak, hürriyetine kavuşturmak, kölelikten kurtarmak Kim kölesine bir tokat atsa yâhut onu döğse, onun keffâreti, köleyi âzâd etmesidir (Hadîs-i şerîf-Buhârî) Bir kimse Ramazân-ı şerîf ayında bir oruçluya iftar verirse günahları affolur Hak teâlâ onu Cehennem azâbından âzâd eder (Hadîs-i şerîf-Et-Tergîb vet-Terhîb, Sahîh-i Buhârî) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Köle âzâd etmek çok sevâbdır İslâmiyet, öldürmeğe gelen düşmandan başka kimseyi köle yapmaz Bu köleleri âzâd edenleri de çok beğenir İslâmiyet, köle yapmak dîni değil, köle âzâd etmek dînidir (İbn-i Âbidîn) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 7:35 am | |
| Âzâd Olmak: Serbest olma, kurtulma Ârefe gecesi ibâdet edenler âzâd olur (Hadîs-i şerîf-Et-Tergîb vet-Terhîb) Ramazan ayı öyle bir aydır ki ilk günleri rahmet, ortası af ve mağfiret ve sonu Cehennem'den âzâd olmaktır (Hadîs-i şerîf-Sahîh-i Buhârî)
AZAMET: 1 Büyüklük, Cenâb-ı Hakk'ın büyüklüğü Kibriyâ, üstünlük ve azamet bana mahsustur Bu ikisinde bana ortak olanı Cehennem'e atarım, hiç acımam (Hadîs-i Kudsî-Ebû Dâvûd) (Kıyâmet günü) Allahü teâlâ buyurur ki: "İzzetim, kibriyâm, azametim ve celâlim hakkı için yemin ederim ki ben "Lâ ilâhe ill" diyenleri (Cehennem'den) muhakkak çıkaracağım (Hadîs-i şerîf-Müslim) Kaynak Forum: İslami Forum [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] Allahü teâlânın mahlûkâtı üzerinde ne kadar çok düşünürsen O'nun azamet ve kudretini o nisbette iyi anlarsın (İmâm-ı Gazâlî) 2 Kibirlenmek, insanları küçük görmek Yalan söyleyen, hîlekârlık yapan, insanları aldatan, zulmeden, haksızlık yapan, din kardeşlerine yardım etmeyen, azamet satan, yalnız kendi çıkarlarını düşünen bir kimse, ne kadar ibâdet ederse etsin hakîki müslüman sayılmaz (Hadimî) | |
| | | usok22 kurucu
Mesaj Sayısı : 8175 Kayıt tarihi : 22/05/10 Yaş : 36 Nerden : Bursa
| Konu: Geri: Dini Sözlük [A'dan Z'ye] Cuma Ara. 10, 2010 7:35 am | |
| | |
| | | | Dini Sözlük [A'dan Z'ye] | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |
|